“Şimdi kapılar savrularak açılmaya, koridorlarda sesler yankılanmaya, duvarlarda ışıklar titreşmeye başlayacaktı. Şimdi taş peteklerde ihtiraslar kilden formlar içinde dolaşacaktı. Gözyaşları ve tuhaf kahkahalar olacaktı. Gölgeli tavanların altında vahşice doğumlar ve ölümler yaşanacaktı. Ve düşler, ve şiddet, ve hayal kırıklıkları. Ve yakında alev yeşili bir şafak sökecek. Ve sevgi isyanını haykıracak! Çünkü yarın başka bir gün…”