İlim adamı ile sanatkarin yarı yarıya bileşimi olması icap eden eleştirmen, yalnız bizde değil, birçok memleketlerde "fikir kaçağı" haline düştüğü bir sırada sanatkarın müşkülleri çoğalıyor.
1872'de Commune mağlup olduktan sonra şair Rimbaud dünyadan istediğini bir kitaba hapsetmeğe mecbur olmuştu. İç ve dış alemin tezatlarına razı olmayan şair şiiri terk ederek tek başına sadece yaşamağa çalıştı. Afrika'dan bir bacağı kesik dönerek öldü. Baudelaire'in, Edgar Poe'nun, Van Gogh'un cinneti hep aynı köklerden gelir.
Realist diyalektik metoda göre, tabiatın her görünüşü tek başına değil, etrafındaki hadiselerle beraber anlaşılmalıdır, zira tabiat, birbirine organik olarak bağlı, birbirine tabi unsurlardan mürekkeptir.
Kahve telvesinin vaatlerine güvenerek yaşayan sanatkâr fincan dibinde ki coğrafyadan ümidini kesti.
Sanat sanat için, sanat kendin için,sanat komşun için cinsinden muskaları bırakıp başımızın çaresine bakalım.