Böl, parçala, yönet devri kapandı. Artık parçala ama bölme, birbirine düşür; ama bir sınır içinde yaşamaya zorla dönemi başladı. Takım taraftarlığı bile bir ülkede bölen olarak kullanılabiliyor ise gerisini siz düşünün artık.
Dünyanın bütün ülkelerinde devletin önde gelen üniversitelerinin eğitim dili kendi anadilleridir. Bizde ise önde gelen üniversitelerin tamamına yakınında eğitim dili ana dilimiz değil, sebebini hiç düşündünüz mü? Çin'de, Fransa'da, Rusya'da, Japonya'da, Almanya'da önde gelen devlet üniversitelerinde eğitim dilinin İngilizce olmaması ilginç değil mi? Bırakın bu gelişmiş ülkeleri dünyanın hiçbir ülkesinde bizdeki gibi bir İngilizce temelli eğitim olmayınca insan "Dünyadaki tek zeki devlet biz miyiz?" diye düşünüyor;
Ya tam tersi ise...
Diğer taraftan hocanın anlattığı aynı şeyler her öğrencide aynı etkiye sebep olmayabilir. Güneş her sebzeye ve meyveye aynı güneştir ama kimi yeşerir kimi kızarır kimi acılaşırken kimi tatlanır her biri kendi özellikleri ölçüsünde aldığını değerlendirir.