Sen ey öfkemin Kudüs'ü
Ey baştan ayağa öfke kesilmiş şehir
Tek başına iftar sofralarındaki garipliğim ey
Kötü bi söz işitinceki yetimliğim
Ben içmedim nitratlı sularından senin
Ben yalnız uzaktan uzağa iyi huylu atlar düşledim sana
İyi huylu atlar
Hamza yürekli müminleri cephelere götüren
Kılıçlar düşledim kınını unutmuş
Çifte su verilmiş çelikten
Ya Allah bismillah diyerek dövülen
Gelmedi elimden başka şey
Düşledim ve yetinmediğimde bununla
Kafirlerden, bir Müslüman kadar
Hak verdim Venezuela devlet başkanı Maduro'ya
İsrail'in Filistinlileri katlini kınamaktan
Başka şey yapmayanları kınadığından Ancak buğz edebilen Müslümanlığımla
Çünkü benim buram ağrımasa
Gözlerim dolmasa bunları yazarken
Üstüne düşünmesem, bak bak
Nasıl da arabeske kayıyor denmesinden
Çekinmesem daha rahat söylerdim
Söylemeye hakkım var söyleyebilirim
Çünkü benim, buram ağrıyor
Parmaklarım boğazımdaki düğümü yazamıyorsa Aklıma yıllardır çalışmayan bir değirmenin hayali düşüyorsa
Gece gece düşüyorsa hatırlayıp üzülüyorsam
Üzüldüğümü söylediğime üzülüyorsam sonra Memlekette bazı şeyler düzelmiyorsa
Memlekette bazı şeyler düzelecekse
Bunu görmeye yetmeyecekse ömrüm
Seni bugün doğru sevemediğimdendir
Bir kuru kahır yükseliyorsa içimden
Bunu Allah bilir
Çünkü Allah bütün kahırları bilir
Bütün söylemediklerimi
Niçin söyleyemediğimi
Çünkü dedim ya buram ağrıyor
Çünkü kırılmışım bir mümin olarak
Küsmüşüm bazı insan kardeşlerime
Özlemişim de onları, söyleyememişim
En iyisi söylememek diye düşünmüşüm
Böyle kalbimle aklım arasında
Kusur aramış kusur bulmuşum