Tabuya sıkı sıkıya tutunulmasından çıkarılabilecek bir şey varsa, o da yasak şeyi yapma arzusunun tabucu halklarda da yaşamaya devam ettiğidir. Nitekim bu halklar tabu yasaklarına karşı ambivalan bir tutum içindedir; bilinçdışında yasakları çiğnemeye can atarlar, ama bundan korkarlar da; tam da çok istedikleri için korkarlar ve korku arzudan daha güçlüdür.
Sayfa 35 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
bize göre tabu kelimesinin anlamı birbirine zit iki yöne ayrışır. Bir yandan, kutsal, kutsanmış; diğer yandan da tekinsiz, tehlikeli, yasak, kirli manasına gelir.
Ana babayı çocukların genç tuttuğu söylenir; gerçekten de, ana babanın çocuklarından sağladığı en değerli ruhsal kazanımlardan biri budur. Çocuksuz kalan bir evlilikte kadın, evliliğini tevekkülle katlanmasını sağlayan en iyi olanaklardan birinden mahrum kalır.
Bir insanın bir yasağı çiğnemesi bir başkasını aynı eylemde bulunmaya teşvik ediyorsa, tabunun bir kişiden bir nesneye oradan da bir başka nesneye geçmesi gibi, yasağa karşı itaatsizliğin de bulaşıp yayıldığını kabul etmek lazım.
Düşünce Tarihini bir bütün olarak iki gruba ayırır isek birinci grubu "idealizm" olarak tanımlar şüphesiz ikinci grubu da "realizm" olarak tanımlarız. Bugün felsefe tarihinde iki ayrı grup olarak mütalaa edilen bu gruplar, meselenin umumi perspektifinde insanın var olana (mevcud) iki farklı bakış açısını temsil eder. İdealizm
Toplum birlikte işlenen cürmün suç ortaklığına, din bunun yarattığı suçluluk bilincine ve pişmanlığa, ahlak ise kısmen bu toplumun zaruretlerine, kısmen de suçluluk bilincinin gerektirdiği kefaretlere dayanmaktadır artık.
Sayfa 156 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Yetişkinler olarak çocukları artık anlayamadığımız için onların ruhsal yaşamlarının zenginliğini ve duyarlılığını hafife aldığımız gibi, animist evrede kalmış bu halkların psikolojisini de hafife alıyor olabiliriz.