Bazen savaşlar isimsiz insanların yaptıkları kahramanlıklarla kazanılır. Yazarlar hayali kahramanlar üzerinden yazarlar romanlarını. Biz pek bilemeyiz kimdir özveride bulunan, kimdir vatan haini, kimdir gerçek yurtsever. Ama başarılı bir yazar okuyucusunu yönlendirir ve ikna eder. Romanın sonunda yazarın yönlendirmesi ile bazı kişiler bizim gözümüzde yucelir, bazıları da alçalır. " casusluk sanatı, insanlara fark ettirmeden kirli işlerini gördürmekten ibarettir" sözünün açıklaması altında Stephen Metcalfe iyi bir casusdur ama acaba iyi bir insan mi? Güvenilir bir dost mu? Sevilmeyi hak eden bir sevgili mi? Acaba gerçek nedir?