Tüketici Davranışları sözleri ve alıntılarını, Tüketici Davranışları kitap alıntılarını, Tüketici Davranışları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Her şeyden o kadar çok var ki.. Fazlalık çağındayız. Daha fazla seçenek. Daha fazla tüketim. Daha fazla eğlence. Daha fazla rekabet. Daha fazla fırsat."
Bir kere netlik bu çağda hiçbir düşünce sisteminin tercih edeceği şey değildir. Bugünün prototip düşünce sistemi, "öyle de olur, böyle de olur" mantığındadır. "Hallederiz" rahatlığındadır.
.. O sırada önümden bir kara kedi geçti. Uğursuz muyum neyim diye hayıflandım. Sonra aklıma geldi :"Önümden bir kara kedi geçmesi şüphesiz ki hayvanın bir yere gitmekte olduğunun delaletiydi."
Yani aslında iyi ya da kötü bir şey yoktu, sadece düşünce onu öyle yapıyordu...
"Tüketimi yöneten büyülü bir düşünce, günlük yaşamı yöneten mucizevi bir zihniyettir;bu, düşüncelerin mutlak gücüne inanç üzerine kurulu bir şey olarak tanımladığımız ilkel bir zihniyettir."
Tüketmek bugün ortalama bir insanın ruhundaki boşluğu doldurmadaki telaşının akıl ötesi dramı gibi bir şey! Adeta anlam yerine hazzı koymanın zihinsel karşılığı. Günümüzde kapitalizm zincirinin halkalarını oluşturan toplum psikolojisi ne diye sorsanız, “tüketimdir” cevabını vermek gerekirdi. Maddenin sağladığı yapay hazlarla doldurmaya çalıştığımız içimizdeki kapanmayan boşluk ve bu sonsuz boşluğu daha da genişletme çabasında olan tüketim odaklı günümüz endüstrisi bizi sürekli tüketmeye zorluyor. Hep daha fazlasını istiyor.
“Önce sosyalistler için geldiler, sesimi çıkarmadım
-Çünkü ben sosyalist değildim.
Sonra sendikacılar için geldiler, sesimi çıkarmadım
-Çünkü ben sendikacı değildim.
...
Sonra benim için geldiler ve artık ses çıkaracak kimse kalmamıştı.”
Biz insanlar olarak ilgiye bayılırız. Doğuştan gelen bir bağ oluşturma isteğimiz vardır. Bağlantılar geliştiriz. Bunu yapmaya o kadar istekliyizdir ki, cansız nesnelere hisler ve kişilikler aşılarız.
Duygu merkezde olduğu zaman insanlar, aynı zamanda unutmama eğiliminde olur. Çünkü duygularda unutmaz. Bu nedenle olumsuz bir marka izleniminin silinmesi kolay değildir.
Nöropazarlama araştırmalarından birinde "Seks satar" anlayışıyla yapılan ve bilinçaltı düzeydeki cinsel içerikli reklamların, markanın önüne geçerek onun hatırlanmasını engellendiği bulunmuştur.