Bu kitabı 7.sınıf öğrencimin elinde gördüm kitap okuma saatinde. İsmi dikkatimi çekti ne anlatıyor diye sorduğumda ise aldığım yanıt, "Hep çöplerden bahsediyor, ... Bey'in çöpü, ... Hanım'ın çöpü... Hep çöp, hep çöp!" olmuştu. Merak ettiğimi görünce "ben beğenmedim, siz okuyun" diye bana vermek istedi. Konusu ilginç gerçekten, işleyiş biçimini de sevdim etkileyici bir tarzda kurgulanmış fakat dil ve anlatımı için aynı şeyi söyleyemeyeceğim bana biraz yavan bir anlatım geldi. Hatta biraz da sıkıldım okurken.
.
Ben konusunu bilmeden kitabın içine dalmayı seviyorum ve arada sırada böyle yapıyorum ama merak edecek olanlar için kısaca bahsedeyim: Gecekonduda yaşayan, geçimini çöp karıştırıp ayıklayarak sağlayan bir ailenin en küçük çocuğu olan Selma, çöpte Tülüş adında garip bir hayvan bulur. Bu hayvan tüm eski şeyleri yiyerek yerine yenisini, gıcır gıcırını yapmaktadır. Böyle başlayan yarım tempolu bir hikaye... Sonu ise biraz okuyucuya, yazara göre "okuyucu düşlemine" bırakılmış. Öyleyse hemen kendi sonumuzu yazalım... Ben bir son yazacak olsam Tülüş hayvanından dünyayı yiyip yenisini, gıcır gıcırını yapmasını isterdim... Daha doğrusu Selma'ya istetirdim. Ama Tülüş bu işin altından kalkabilir mi, kalkamaz mı belirtmez, tam orada hikayeyi sonlandırırdım.