Plevne Savunması Tanıklarının Kaleminden

Tuna Nehri Akmam Diyor

Rupert Furneaux

Quotes

See All
. Forbes: «Gerçek şu ki» diyordu; «Türk askeri, her bakımdan Ruslardan çok daha üstün. Görmüş olduğum bunca savaştan sonra bu fikir bende iyice yerleşti.» .
Sayfa 180Kitabı okudu
Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa
. Bu hikâyenin mihveri olmasına rağmen Osman Paşa üzerine geniş bir bilgiye sahip değiliz. Kendisi için kısaca, eline geçen fırsatlardan yararlanmasını bilmiş bir komutandı diyebiliriz. Ruslara meydan okuyan Osman Paşa’nın adı bütün dünyada haftalarca yankılar yapmıştı. Osman Paşa yabancıları sevmez, harp muhabirlerinden nefret ederdi. Ancak Padişah’ın emriyle «Daily Telegraph» muhabirine izin vermiş fakat yine de kendi karargâhına kabul etmemişti. Gazetecilere karşı bu tutumu Osman Paşanın Skobelev gibi bütün ayrıntılarıyla anlatılmasına engel olmuştu. ...Kısa boylu, ağır başlı, az fakat öz konuşan ve sözünü sakınmayan Osman Paşa, Rusların harekât planını altüst edecekti. .
Reklam
. Türkler, doğu’nun ‘alın yazısı felsefesi'nin mirasçılarıydı. Kaçınılmaz olanı, ‘kader’ diyerek kabullenip bugün yapılması gerekeni yarına bırakan bir tutum içindeydiler. .
Sayfa 118Kitabı okudu
. Ertesi gün bütün Londra ve New York, Plevne'deki Rus yenilgisini okuyordu. Forbes, gazetesinde okuyucularına şöyle diyordu: «Ruslar mutlak bir yenilgiye uğradılar; savaşın talihi değişti; Plevne ne pahasına olursa olsun ele geçirilmelidir. Rusların bu kadar büyük bir Türk kuvvetini geride bırakarak ilerlemesi mümkün değildir.» .
. Savaş en cehennemi noktasına erişmişti. Uzaklarda ise, vahşi kurtların arasında uyuyan bir çocuk gibi Plevne kasabası, güneşte parlayan minareleri ve kilise kuleleriyle, vadinin koynunda masum ve sessiz yatıyordu. Arkalarındaki tepelerin üzerinden Rus topları ateş kusuyor, önlerindeki vadide savaş, kocaman bir at nalı şeklinde, bütün heybet ve vahşetiyle sürüp gidiyordu. Türk tabyalarından açılan ateşle büyük kayıplar veren Rusların birden geri çark ettikleri görüldü; tabya ve siperlerin önü ölüler ve başıbozukların yatağanları altında can verecek yaralılarla doldu. Hilâl ve Haç’ın çarpıştığı bu ‘kutsal’ savaşta en ufak acımaya yer yoktu. .
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.