Tuncay Terzihanesi sözleri ve alıntılarını, Tuncay Terzihanesi kitap alıntılarını, Tuncay Terzihanesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Bir gün Hoca evinde oturup kahvesini içerken, komşusu, odun kesmek için ormana gideceğini ve eşeğini birkaç saat için ödünç vermesini ister. Hoca, “Eşeğim yok, çocuk onunla pazara gitti” yanıtını verdiği sırada, ahırda olan eşek anırmaya başlar. Komşu, “Be Hoca, sen sakalından utanmıyor musun? Ne diye yalan söyledin, işte eşek ahırda!" deyince, Hoca, “Bana mı inanacaksın, yoksa eşeğe mi?” karşılığını verir.” Sanatçı, Nasrettin Hoca'nın fıkrasını anlatıktan sonra öyle bir laf eder ki, Türkiye'de yer yerinden oynar: “Evet sevgili dinleyicilerim. Bugün bütün dünyayı aynı soru meşgul etmektedir: Hepimiz insanlara mı inanacağız, yoksa eşeklere mi?..”
Bir gün, 17 yaşında bir genç kız girer Terzi Tuncay'ın dükkânından içeri. Yanında annesi, elinde ise bordo renkli bir kumaş vardır. Kendisine bir ceket dikmesini ister genç terziden. Aşk tanrısı Eros'un attığı ok Tuncay Bey'in kalbini delmeden önce, içeri giren genç kızın güzelliği karşısında, tuttuğu iğne eline batmıştır çoktan! (...) Ölçü iyice alınmıştır!.. Bordo renkli ceket tamamlanır sonunda. 3 tane düğmesi vardır bordo ceketin... İşte ben, o ceketin ortanca düğmesiyim!
Kitap okumayan insan kendini yeniliklere kapatmış demektir. Kitabı dışlayan insan çiftliklerde beslenen tavuklar gibidir. Kanatları olsa da onları kullanarak uçmayı beceremez. Ancak, kitap okuyanlar uçabilir. Çevrilen her sayfa bir kanat çarpımıdır, özgür düşüncenin.