Sonra üşenmedi, ona, ayaküstünde, insanın "düşünen bir hayvan" olduğunu, dalgınlıkla bazen dikkat hassasını kaybettiğini, "yanılmaz keskin bir dikkat"in sırf "düşüncesiz hayvanlar"a mahsus bir haslet (yaratılış özelliği) sayılacağını uzun uzadıya anlattı.