Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Büyük Denizciler Serisi

Turgut Reis

Hasan Yiğit

Turgut Reis Sözleri ve Alıntıları

Turgut Reis sözleri ve alıntılarını, Turgut Reis kitap alıntılarını, Turgut Reis en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Turgut "Reis"
Avrupalılar, ona Dragut (ejderha) adını taktılar. Çok geçmeden Dragut da Barbaros kardeşler kadar ünlü bir "reis" oldu.
Sayfa 57 - Maviçatı Y.Kitabı okudu
Reklam
Turgut Reis'in gençlik yıllarında, Rodos, Hristiyan Şövalyelerin elinde idi. Hristiyan korsanlar, gerek Müslüman gemilerini gerekse kıyılardaki Müslüman köylerini yağmalıyordu. Bu yağmalar, Osmanlıları çok rahatsız ediyordu. Turgut Reis, Rodos çevresinde birçok korsan gemisine, ticaret gemisine zarar verdi. Osmanlılar üstündeki baskıyı azalttı. Bu yüzden de Osmanlı limanlarından, kıyılarından destek görmeye başladı. Adı Ege kıyılarına yayıldı.
Sayfa 32 - Maviçatı Y.Kitabı okudu
Bazıları kalbe sığar
Biz dünyayı böyle bilmezdik. Meğer ne yeni dünyalar varmış da haberimiz yokmuş.
Sayfa 58 - Maviçatı Y./ HER İNSAN KÜÇÜK BİR KÂİNATKitabı okudu
Bir başkası da: "Unutmayalım ki Alkante'de Engizisyon Mahkemesi var. Mahkeme, binlerce Müslümanı yakarak ya da asarak öldürttü. Becerebilirsek, bu mahkemeden de hesap soralım." Endülüslü söze karıştı: "Katolik Papa, Hristiyanlığa zarar veren, dinden çıkan, şeytanla işbirliği yapanları cezalandırmaları için bu Engizisyon mahkemelerini kurdurmuş. Bundan iki yüz elli yıl önce... O zamandan beri bu mahkemeler din adına işine gelmeyenleri cezalandırmaya devam ediyor. Eğer bu mahkemenin papazlarını yakalayabilirsek, onlara iyi bir ders vermiş oluruz." Turgut Reis, adamlarını dağıttı. En yakın reislerini topladı. Uzun uzun konuştular. Sonunda, Alkante Kalesi'ni ele geçirmeye, Amerika'ya gönderilecek Müslümanları kurtarmaya, Engizisyon üyelerini yakalamaya karar verdiler.
Sayfa 47 - MaviçatıKitabı okudu
Gurur verici ve havalı;))
Destek geldiğini gören İspanyol gemileri, kaçmaya başladı. Turgut Reis, Müslüman gemilerin Barbaros kardeşlere ait olduğunu öğrenince hem çok heyecanlandı hem çok sevindi. Hemen kaptan gemisine çıktı. Kendisini Oruç Reis karşıladı: "Hoş geldin delikanlı! Reisin nerde? O neden gelmedi?" Turgut Reis biraz utangaçça: "Reis benim." dedi. Oruç Reis şaşırdı: "Yahu, senin gemilerini yönetişine baktım da bu gemileri bizim gibi güngörmüş bir reis yönetiyor, dedim. Kim ola ki o reis, diye düşündüm. Aklımdan birkaç isim geçti ama sen, daha bıyıkları terlememiş bir gençsin. Nasıl böyle reis olup gemi basabilmeyi öğrendin? Aferin sana, aferin! Adın nedir?" "Turgut, Turgut Reis."
Sayfa 36 - Maviçatı Y./* Cezayir Becaye Kalesi alınmaya giderkenKitabı okudu
Reklam
O sıralarda İspanyollar, İspanya'nın bir bölümünü ellerinde tutan Müslüman Endülüs Devleti'ni yıkmışlar, bütün İspanya topraklarına sahip olmuşlardı. Bir yandan, Afrika'nın Akdeniz kıyılarını ele geçirmeye çalışıyorlar, diğer yandan Amerika'ya yerleşiyorlardı. Yeni Dünya adı verilen Amerika yerlilerinin, altın, gümüş, takı, nesi varsa zorla ya da ticaret yoluyla alıyor, İspanya'ya taşıyor, İspanya'nın zenginleşmesine katkıda bulunuyorlardı. İspanyol kaptanlarından Kortez, Amerikan yerlilerinin obalarını (çadır köy) topa tutarak, toplu ölümlere neden oluyor, yerlilerin değerli nesi var nesi yoksa toplayıp, İspanya Kralı'na gönderiyordu. Bu yüzden, Kortez'in, Kral gözünde değeri çok büyüktü. İspanyollar, daha sonra Akdeniz'de boy gösteren ve hiç çekinmeden, İspanya, İtalya kıyılarını vuran Barbaros kardeşlerle ilgilenmeye başladı. Üstlerine donanmalar göndermeye başladılar. Daha sonraları, Barbaros kardeşlerin kökünü kazımak için, Kral, büyük bir donanma ile yanına Kortez'le Andrea Doria'yı alarak, Cezayir'e büyük bir saldırı yaptı. Ancak, ağır bir yenilgiye uğradı. Kortez, canını son anda kurtarabildi.
Sayfa 42 - MaviçatıKitabı okudu
“...Akdeniz kazan, biz kepçe dolanır dururuz.”
Sayfa 44 - maviçatı yayınlarıKitabı okudu
“Denizciler için iki şey önemli: Harita ve pusula.”
Sayfa 58 - maviçatı yayınlarıKitabı okudu
“Gemi sayısı açısından Haçlı donanması çok üstündü. Ancak savaş, gemi sayısıyla kazanılmıyordu.”
Sayfa 68 - maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Reklam