Türk Ahlakı

Ziya Gökalp

Türk Ahlakı Sözleri ve Alıntıları

Türk Ahlakı sözleri ve alıntılarını, Türk Ahlakı kitap alıntılarını, Türk Ahlakı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Erdemliliğin özü samimiyettir. “İnsan mutlu olmak için cehalete ve yalana muhtaçtır.” diyenler, insanı anlamamışlardır. Bu çağın özelliği; edebiyatın, felsefenin, sosyoloji ve dinin, bütünüyle gerçekçi olmasını istiyor.
Sayfa 175 - Toker
Eski Türklerde Kadın
Türk töresine göre bir emir ilân edileceği zaman; “Hakan emrediyor ki” diye ilân edilirse, bu emrin hiçbir hükmü olmazdı. Çıkan emirlerin geçerli olması için “Hakan ve Hatun emrediyor ki” diye ilân edilmesi şarttı.
Sayfa 46 - Toker
Reklam
Eski milletlerde kadın, aile ve ahlâk
Bir anlayışın halka geçerek millî kültür halini alması, kadınlara verilen değerle başlar. Bir milletin kadınları nasıl düşünürse halkı da öyle düşünür. Nitelikleri, bütünüyle teorik olan düşünceleri, fikirleri, onları duygulaştırmakla yükümlü olan kadınlar tarafından temsil edilmedikçe; halkın fikirlerinden çok duygusal düşüncelere yatkın olan büyük kesimi arasında yayılamaz.
Sayfa 96 - Toker
Toplanma ve Sosyal Birleşimin Farkları
Birçok kişinin normal zekâsı şeklinde bir düzey vardır. Yalnız olan her fert, insanların büyük kitlesine katıldığı zaman yalnızlık hâlindeki zihni, görüşü, akıl yürütme ve anlama gücü; görüş özellikleri derhal kaybolur.
Sayfa 9 - Toker
İslâmiyet, ahlâk alanında erkek ile kadın arasında çok keskin bir eşitlik kurduğu halde; hukuk alanında, o zamanki Arapları alışkanlıklarından uzaklaştırabildiği oranda bir eşitlik kurmayı başarabildi. Eski Arap hukukuna oranla, İslâm hukukunun birçok feminist kuralları taşıması, İslamiyet’in bu eşitlik eğilimine bir belge sayılabilir.
Sayfa 51 - Toker
Bir yandan, batıcılık taraftarı millî öz kültürümüzün varlığından habersiz olduklarından; yalnız medenî yükselişe önem verirler. Bunun için, her konu gibi; aile konusunda da körü körüne Avrupa’yı taklide çalışıyorlar. Çağdaş aileye ulaşacağız diye, millî aileyi yıkıyorlar. Diğer yandan Doğu kültürüne aşırı bağlı olanlar da; geleneksel aile bozulacak diye, çağdaş aileyi ve çağdaş kadınlık anlayış ve görüşlerini kesinlikle reddediyorlar.
Sayfa 148 - Toker
Reklam
Ahlâk Buhranı
Vicdanlarda artık yaşamayan akide ve ayinleri, aile ve hükûmet tarzlarını, ahlaki vazife ve mefkûreleri zorla yaşatmaya çalışmak, istenilen neticelerin tamamiyle aksini tevlit eder. Binaenaleyh bugünkü ahlak buhranının devamından mesul olanlar, birinci derecede yeni ahlakı tedvine ve neşre çalışmayan mütefekkirler ise, ikinci derecede, eski ahlakı zorla idameye çalışan muhafazakâr kuvvetlerdir. Yeni Mecmua’nın yedinci sayısında, Ağustos 1917’de yayınlanmış
cahiliyette bir baba kızını istediği erkeğe verebilirdi. İslamiyet, kadının isteği olmayan nikahı, var kabul etmemiştir.
Eski Türklerde Kadın bugünkü Kaşgar Türkleri gibi, savaşlara katılmakla birlikte politik bir etkiye sahipti. Türk töresine göre bir emir ilan edileceği zaman; hakan emrediyor ki diye ilan edilirse bu emrin hiçbir hükmü olmazdı. Çıkan emirlerin geçerli olması için hakan ve hatun emrediyor ki diye ilan edilmesi şarttı.
önceleri bir kızı almak için verilen ağırlık, kızın babasına, eğer babası yoksa bundan sonra gelen yakın usbesine aitti. İslamiyet bu ağırlık yani kalın yerine mihri getirdi. Buna göre evlilik öncesi verilen eşya ve paraya mihri muaccel adı verilmiştir. İslamiyette bu mihr tamamen kadına aittir.
Reklam
akşamcılık bize iranlının cemşid ayininden geçmiş. Kumar da bize avrupanın gazinolarından geldi. Milli kültürümüz batının iş bölümünden önceki zamana ait genel eğlencesiz hayat tipiyle kaynaşamaz. Aynı şekilde iranlının cemşidliği ve batının kumarbazlığı ile de bağdaşamaz.
sarhoşluk insanı akıl ve ahlak değerlerinden yoksun kılarak, hayvanlaştıran bir nedendir. İnsanın saygınlığı ve değerliliği; ahlaki ve fikri özelliğiyle ayakta durabilir. Kutsal olan insanın biyolojik yapısı değil ahlaki ve fikri şahsiyetidir. Bu şahsiyeti yok eden etken geçici biyolojik bir lezzet meydana getirse bile, ferdin aleyhindedir. Çünkü ferdin sosyal değeri ancak şahsiyeti ile meydana çıkar.
Eski Türklerde Kadın hukuki farklar biyolojik oluşumlara değil, sosyal iktidarlara dayalıdır.
Eski Türklerde Kadın bundan başka büyük devletlerden gelen elçileri hakan yalnız kabul edemezdi. Ancak hakan ile hatun birlikte oldukları zaman elçiler huzura gelebilirdi. Demek ki, eski Türklerde devlet yalnız hakanla değil, hakan ile hatunun beraber bulunduğu zamanlarda otoritesini ortaya koyuyordu.
cahiliyet zamanında bir erkek ölünce; oğlu üvey anasının üzerine giydiği ceket veya platosunu atarsa, yeniden kalın vermeksizin üvey anası nikahlı karısı olurdu. İslamiyet ise temizliğe saygıyı kurarak üvey ana ile evliliği yasakladı. Bununla beraber İslami devrede bir kimse, ölmüş kardeşinin ve amcasının karısını alabilir. Fakat kadının iznini almak ve mihr adı verilen mal veya parayı vermek şartıyla alabilir. Yoksa cahiliye devrinde olduğu gibi : kadının üzerine, ölen kocasının en yakın akrabasından birinin aba atmasıyla hukuken onun kocası olması uygulaması yoktur .
216 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.