Bugünün dünyasında ürün ya da hizmetler konusunda neredeyse sınırsız bir çeşitlilik mevcuttur. Bu sınırsız çeşitlilik, kitaplar, dergiler ve her türden basılı yayın için de geçerlidir. Zira artan iletişim ve yayıncılık imkânları bir bolluk paradoksuna yol açmıştır. Bu da hangi kitabı veya yazıyı okumaları gerektiği konusunda insanları bir şaşkınlık içerisinde bırakmıştır. Bolluk çağında insan, tercih yapma noktasında bir açmaz yaşamaktadır. Oysa hayat, yalın bir anlatımla tercihler üzerinden yürür.