Türk İnkılabına Bakışlar

Peyami Safa
Türk İnkılâbı'nın temellerini erken bir dönemde hiçbir tartışmaya mahal vermeyecek açıklıkla aşikâr kılan bir eserdir. "Türk İnkılâbına Bakışların iki özelliği vardır. Birincisi inkılâp öncesi fikir cereyanlarını en gerçek kaynaklarıyla ortaya koymaya çalışmış olmasıdır. Kitaptaki vesikalardan, Atatürk inkılâbının İkinci Meşrutiyette ortaya çıkan ve müdafaası yapılan Avrupalılaşma hareketinden aynen ilham aldığı görülür. Eserin ikinci özelliği, Türk İnkılâbının tarih felsefesi, medeniyetlerin mukayesesi, Şark (Doğu) ve Garp (Batı) mefhumlarının tahlili, İslâm Türk ve Batı düşünceleri arasındaki kaynakların müşterek oluşunu izah bakımından ilk deneme oluşudur.
202 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Peyami Safa: Edebi Terennümün, Manevi Tereddüdün, Siyasi Tahakkümün Sesi
·
Puan vermedi
Peyami Safa, edebi terennümün, manevi tereddüdün ve siyasi tahakkümün sesi olmuştu. 1910 1961 yılları arasında başını ellerinin arasına alarak düşünce denizlerinde yüzen münzevi bir ruh, mütecessis
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2020469 okunma
Muhteşem!
202 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Neden kaybediyoruz biliyor musunuz?
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2020469 okunma
217 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Türk İnkılabına Bakışlar kitabı iki ana bölüme ayrılmıştır. İlk bölümde Peyami Safa, Tanzimat'tan Cumhuriyet'e kadar Türk aydınlarının inkılap ve değişim düşüncelerini ele alıyor. Osmanlıcılık, İslamcılık, Batıcılık ve Türkçülük gibi fikir akımlarını tartışır ve bu düşüncelerin birbirine nasıl bağlı olduğunu gösteriyor. Ayrıca, Osmanlı'nın son dönemlerinde ortaya çıkan bu siyasi düşüncelerin Cumhuriyet devrimlerine nasıl zemin hazırladığını açıklıyor... İkinci bölümde ise yazarımız, Atatürk'ün Batı'yı niçin olduğu gibi kabul ettiğini ve Türk inkılabının hangi yönde ilerlemesi gerektiğini tartışıyor. Batı'nın medeniyet temellerini Eski Yunan, Roma ve Hristiyanlık olarak tanımlarken, Doğu'nun Brahman-Budist ve İslamiyet gibi iki ana kısma ayrıldığını belirtiyor. Bu bölümde, Türk inkılabının akılcı ve hayattan alınan temeller üzerine kurulduğunu vurguluyor. Yer yer dili ağır olsada okunmaya değer bir eser. Okuyun okutturun...
Türk İnkılâbına Bakışlar
Türk İnkılâbına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2013469 okunma
202 syf.
10/10 puan verdi
Peyami Safa’yı Türk edebiyatına ve Türk düşünce hayatına atan sebep ne ise ona minnet duyuyorum. Çok güçlü bir kalem Safa. Türk İnkılabına Bakışlar ise öyle bir günde sindirilecek bir kitap değil. Hayran olduğum kısımlar çok fazla ama ben Garp ve Şark medeniyetlerini incelerken aslında İslam’ın ve Türklerin Avrupa kafasını oluşturup sonra tam tersi istikamete yol almasına değindiği kısımlara ayrı bir özen gösterdim. Buralar hem felsefe hem de sosyoloji alanları için kıymetlidir. Herkesin gözden kaçırdığı ayrıntıları, Fatalizm’den tutun, Hristiyanlığın mistisizmine kadar kitaba öyle bir yerleştirmiş ki az lafla çok iş diye buna denilir. Türk İnkılabına duyduğu o eşsiz güven ve Alman-İtalya olduğu iddia edilen sistemimizi açıklayışı o kadar güzel ki başa lafa lüzum kalmıyor. Enver Paşa’nın tabu haline geldiği şu dönemde okuyacaklar görecektir ki, Mısır fethi diye giderken Arabistan’ı da kaybettiğimizi, Sarıkamış’ın askeri bir başarısızlık ve felaket olduğunu da yüze vurmaktan kaçınmamış. Ayrıca Osmanlı’nın son dönemlerinde kopan üç büyük cereyanı sebepleriyle, kendi ağızlardan kaideleriyle açıklamış. Türkçülük, İslamcılık ve Garpçılık hakkında fikir sahibi olmak isteyenler için gayet güzel bir eser bu. Efendim, Peyami Safa, romanlarıyla dertten derde sürüklese de fikriyatıyla bir parça yüzümüzü güldürdü. ^^
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2020469 okunma
202 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Gazeteci ve Yazar
Peyami Safa
Peyami Safa
, Cumhuriyet döneminde yapılan inkılapları değerlendirmek için "
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına Bakışlar
" ismindeki kitabı yazmıştır. Türk İnkılâbı'nın temellerini erken bir dönemde hiçbir tartışmaya mahal vermeyecek açıklıkla aşikâr kılan bir eserdir. "Türk İnkılâbına Bakışların iki özelliği vardır. Birincisi inkılâp öncesi fikir cereyanlarını en gerçek kaynaklarıyla ortaya koymaya çalışmış olmasıdır. Kitaptaki vesikalardan, Atatürk inkılâbının İkinci Meşrutiyette ortaya çıkan ve müdafaası yapılan Avrupalılaşma hareketinden aynen ilham aldığı görülür. Eserin ikinci özelliği, Türk İnkılâbının tarih felsefesi, medeniyetlerin mukayesesi, Şark (Doğu) ve Garp (Batı) mefhumlarının tahlili, İslâm Türk ve Batı düşünceleri arasındaki kaynakların müşterek oluşunu izah bakımından ilk deneme oluşudur.
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2020469 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
Türkçülük, İslamcılık ve Garpçılığın birbirleriyle olan bağlantılarını ve kendi içlerindeki yaşananları anlatıyor. Medeniyetin bu üç durumda ne derece de olduğunu açıklıyor yazar. Açıklarken de Türk edebiyatından yazarların sözlerine de yer veriyor. Bu üç meselenin durumlarını merak edenler için okunabilir bir eser. Sadece biraz ağır geliyor sebebi ise eski türkçeyle yazılmış bir eser. Onun dışında bir sıkıntı yok. Okuyacaklar için keyifli okumalar dilerim
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Kültür Bakanlığı · 1981469 okunma
202 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Peyami Safa bu eserinde Türk inkılabının dayandığı temelleri, Doğu ve Batı medeniyetlerini oluşturan dinamikleri analiz ederek açıklamaya çalışır. Ona göre Türk inkılabı da bugüne kadar gerçekleşmiş diğer inkılap hareketleri gibi milliyetçilik ve medeniyetçilik gibi iki önemli kaynaktan fışkırmıştır. Peyami Safa’nın Türk siyasi hayatının önemli noktalarına değindiği bu tür eserlerini severek okuyorum. Bu eserde yine kilit eserlerden biri benim için. Bu konuya ilgi duyan herkese mutlaka tavsiye ederim. Keyifle okuyun. ”Bugün bizim için muasırlaşmak demek, Avrupalılar gibi dridnavtlar, otomobiller, tayyareler yapıp kullanabilmek demektir; muasırlaşmak, şekilce ve maişetce Avrupalılara benzemek değildir.” “İnsanları fikirlerden ziyade duygular birbirlerinden ayırır.”
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2020469 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Kitabı okurken Peyami Safa'nın konuya ilişkin nasıl da sağlam bir müktesebata sahip olduğunu görüyoruz. Kitapta Osmanlı 'nın son dönemlerindeki fikir cereyanlarından başlayarak Türk
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Kültür Bakanlığı · 1981469 okunma
202 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Peyami Safa uzun zamandır özlediğim ve kaleminden hiçbir zaman sıkılmadığım bir yazar. Bu eserinde bizlere Türk İnkılabının adeta Giriş-Gelişme-Sonuç bölümünü adım adım sunarken diğer taraftan da Türklük ve Türkçülük nedir sorularının detaylı cevaplandırmasını yapıyor. Doğu ve Batı tahlili ile İslam ve Türklük ayrıca Türklük ve Batı ile Batı ve İslam karşılaştırmalarını da yapıyoruz. Türkçülük - Osmanlıcılık - Garpçılık üçgeninde dolaşıyoruz ve dikkatimizi ne çekiyor dersiniz? Bu da günümüzde geçerliliğini koruyan bir durum. Haliyle insan sevinsin mi üzülsün mü bilemiyor, neyse sağlık olsun. Böylelikle güzel bir kitabımızı daha nihayete erdirdik. Keyifli okumalar, mutlu günler dilerim. Esen kalın, keyifle kalın, kitapla kalın a dostlar..
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2020469 okunma
202 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Türk inkılabının gerçekleştirilmesindeki sebep ve motivasyonları anlamak açısından çok önemli bir eser.Bir diğer yandan medeniyet dediğimiz kavramın hangi şartlarda geliştiğini ve neden dünyanın bir kısmına mal edilemeyeceğini anlamak açısından çok iyi bir kitap.Atatürk'ün hayatı ve düşünce yapısı üzerinde okumalar yapan arkadaşların kesinlikle gözden geçirmesi gerek.
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2020469 okunma

Yazar Hakkında

Peyami Safa
Peyami SafaYazar · 125 kitap
Peyami Safa (d. 1899, İstanbul - ö. 15 Haziran 1961), Türk hikâye ve romancısı. Server Bedi takma ismini de kullanan yazar romanlarının yanı sıra, düşünsel yapıtları, polemikleri, köşe yazarlığı ve gazeteciliği ile de tanınır. Servet-i Fünun dönemi şairlerinden İsmail Safa'nın oğludur. Sivas'a sürgüne gönderilen babasının orada ölmesi üzerine 1901 yılında iki yaşında yetim kalmış, bu yüzden "Yetim-i Safa" adıyla anılmıştır. Babasız büyümenin acılarının yanı sıra, sekiz dokuz yaşlarında yakalandığı bir kemik hastalığı dolayısıyla 17 yaşına kadar, bu hastalığın fiziksel ve ruhsal bunalımlarını yaşamıştır. Doktorlar kolunun kesilmesinde karar kılmış, fakat Safa bunu kabul etmemiştir. Daha sonraları bu günlerdeki tecrübelerini "9. Hariciye Koğuşu" adlı romanında okurlarıyla paylaşır. Hastalık ve savaşın yol açtığı maddi sıkıntılar dolayısıyla öğrenimini sürdürememiş, 13 yaşında hayatını kazanmak ve annesine bakmak için Vefa İdadisi'ndeki öğrenimini yarıda bırakmıştır. Karton Matbaası'nda bir süre çalışan Peyami Safa, Posta - Telgraf Nezareti'ne girmiş, I. Dünya Savaşı'nın başlamasına kadar orada çalışmıştır (1914). Daha sonra Boğaziçi'ndeki Rehber-i İttihat Mektebi'nde öğretmenlik yapmaya başlamıştır. Dört yıl çalıştığı bu okulda, hem öğretmiş, hem de kendi çabasıyla Fransızca'sını ilerletmiştir. Buradaki izlenim ve deneyimlerini "Biz İnsanlar" adlı eserinde kullanmıştır 1918 yılında ağabeyi İlhami Safa'nın isteğine uyarak öğretmenlikten ayrılmış ve birlikte çıkardıkları "20. Asır" adlı akşam gazetesinde "Asrın Hikâyeleri" başlığı altında yazdığı öykülerle gazetecilik yaşamına başlamıştır. İmzasız olarak yazdığı bu hikâyelerin tutulması üzerine Server Bedi takma adını kullanmaya başlayan Peyami Safa, daha sonra 1921'de Son Telgraf gazetesinde yazmış, oradan da Tasvir-i Efkâr'a geçmiştir. Daha sonra Cumhuriyet gazetesine geçmiş, 1940 yılına kadar bu gazetede fıkra ve makalelerinin yanı sıra, roman da tefrika etmiştir. 1960'lı yıllara kadar başta Milliyet olmak üzere birçok gazete ve dergide yazan Peyami Safa 27 Mayıs'tan sonra Son Havadis gazetesinde yazmaya başlamıştır (1961). Aynı yıl Erzurum'da yedek subaylığını yapmakta olan oğlu Merve'nin ölümü üzerine büyük bir sarsıntı geçiren Peyami Safa, iki üç ay sonra İstanbul'da vefat etmiştir. Edebî hayatı İlk romanlarında sola yakın görüşler taşıyan Peyami Safa, bir hastanın psikolojisini anlattığı otobiyografik romanı Dokuzuncu Hariciye Koğuşu'nu (1931) Nazım Hikmet'e ithaf etmişti. Bu roman hariç, 1922-1939 yılları arasında yazdığı Mahşer (1924), Şimşek (1928), Fatih-Harbiye (1931) ve Biz İnsanlar (1939) adlı romanlarında Doğu-Batı sorunsalını karakterlerde somutlaştırarak işledi. Safa, bu romanlarında, ruh hallerini çözümlemede, kurguda, dilinin kıvraklığında, anlatım tekniklerindeki denemelerde başarılı bulunurken romanlarında düşünceyi öne çıkarması dolayısıyla eleştiriler aldı. II. Dünya Savaşı sırasında Nasyonal Sosyalistlere yakınlaşmasıyla dikkat çeken Safa'nın gerçekçi roman çizgisi Matmazel Noraliya'nın Koltuğu (1949) ile mistisizme yöneldi. İlk uzun hikâyesi "Gençliğimiz"i 1922 yılında neşreden Peyami Safa, para kazanmak amacıyla yazdığı kitaplarında, ilk defa ağabeyi İlhami Safa'nın takma ad olarak kullandığı, annesi Server Bedia Hanım'ın adından uyarladığı Server Bedi müstear adını kullanmış, bu takma adla yüzlerce eser vermiştir. Bunlar arasında en sevilenler Cingöz Recai macera romanları ile Cumbadan Rumbaya adlı romanı olmuştur. Peyami Safa, Türk kültür yaşamında yayımlandığı yıllarda hayli etkili olmuş Hafta, Kültür Haftası (1936, 21 sayı) ve Türk Düşüncesi (1953-1960, 63 sayı) dergilerini çıkarmıştır. Asıl ününü romancı olarak yapan Peyami Safa, bazı uzun öyküleri ile de dikkati çekmiş, yazar Batılı kaynakların bir "Zalim" olarak tanıttıkları hun hükümdarı Attila'yı aklamak amacıyla aynı adda bir de tarihsel roman yazmıştır. Tüm bu üretkenliğine rağmen yeterince tanınmamış ve tanıtılmamıştır. Hakkında yapılan çalışmalar Prof. Dr. Mehmet Tekin, Doç Dr. Mehmet Önal ve Dr. Nan a Lee Peyami Safa hakkında birer doktora tezi vermişlerdir. Beşir Ayvazoğlu'nun yazar (Peyami Safa) hakkında Ötüken Yayınları'ndan çıkmış, biyografik bir eseri bulunmaktadır. Zülfikar Uğur Yıkan, 2004 yılında Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde "Peyami Safa'nın Server Bedi İmzalı Romanları" konulu Yüksek Lisans tezini hazırlamıştır. Yazar-çevirmen Sabri Kaliç 2011 yılında Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Hariciye Koğuşu" romanını "Exterior Diseases - Ward: 9" adıyla İngilizceye çevirmiştir. Ayrıca internet üzerinde Peyami Safa hakkındaki bilgilere ulaşabilceğiniz " peyamisafa.biz " şeklinde bir internet adresi mevcuttur.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.