"Osmanlılar Balkanlar'a ayak bastıklarında, bu topraklarda durum tamamen çürümüş olarak nitelendirilebilir.Bu durumun iki temel unsuru vardır: Biri feodalite, diğeri de din kavgaları."
"Şurası unutulmamalıdır ki, Balkanlar'daki her halk, komşularından ziyade Osmanlı'nın egemenliğini tercih etmiştir.Mesela bunlara göre, Osmanlı'nın hakimiyeti, Macarların veya İtalyanların egemenliğinden çok daha şayanı tercihti."
Osmanlı İmparatorluğu'nun Müslüman olmayan halktan aldığı Cizye ve Haraç vergisinde, Müslümanlara nazaran bir gayrı meşruluk görülmemektedir.Çünkü yalnız zımmîlerin verdiği bu vergilere karşılık, zekat gibi yalnız Müslümanlara özgü olan vergiler de vardır.
"1919-1920 yıllarında manzara şudur: Bir sürü leş kargası,bir cesedin üzerine üşüşmüşler, her biri kendisi için mümkün olduğu kadar büyük bir parça koparmaya çalışıyor.Atatürk, bu cesedi leş kargalarının elinden kurtaracak ve ondan yepyeni bir devlet yaratacaktır."