Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Türk Tarihi (14 Cilt Takım)

Rıza Nur

Türk Tarihi (14 Cilt Takım) Sözleri ve Alıntıları

Türk Tarihi (14 Cilt Takım) sözleri ve alıntılarını, Türk Tarihi (14 Cilt Takım) kitap alıntılarını, Türk Tarihi (14 Cilt Takım) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dünyada en çok iftihar ettiğim şey, Türk yaratıldığımdır. Bu kadar tarih okudum, Türk kadar kahraman, mert, iyi yürekli, zeki ve sağduyu sahibi insan, Türk kadar büyük ve yüksek bir tarihe sahip millet görmedim. Bu kadar millet tanıdım, bugünkü uygarlık dünyasında en yüksek mevkiye çıkmak için gerekli olan yetenekleri kendinde ve yurdunda toplamış olanını görmedim. Türklük bende sönmez, tükenmez bir aşktır. Her sevginin üstünde bir sevgi halinde gönlümde, göğsümde yaşar. Bütün varlığımı kavrayan bu ilahi ateşin beni yakması pek tatlıdır; yaktıkça bana zevk, sevinç verir. Yalnızca o beni yaşatır. Türk yaratılışım şükrünü ne türlü ve nasıl bir hizmetle ödeyebileceğimi bilmiyorum. Belki bu gönül borcumu birazcık öder umuduyla bu eseri yazıyorum...
Araplar Türkler'e, Çince bir Türk uruk adını dillerine göre bozarak Yecüc ve Mecüc adını vermişler, bunların gelmesi ile kıyamet kopacağı inancını ortaya atmışlardır. Bununla beraber İsa'dan az önceki ve sonraki Türk taıihine ilişkin Bizans, Arap ve Fars dillerinde kaynaklar vardır. Fakat bu eserler eksik, hatta Türkler hakkında birtakım iftira ve ayıplarla doludur. Bunun nedeni de bu milletlerin Türklere yenilmiş olmalandır. Milletler, kendilerini yenenler hakkında daima fena şeyler yazmışlardır. Bu da çok doğaldır.
Reklam
Öz Türkçe için:
Harap ve perişan ettiğimiz; Arapça ve Farsça yüzünden atıp unuttuğumuz, dilimizin şu zenginliğine, güzelliğine hayran olmamak mümkün değildir. Böyle bir zenginlik hiç bir dilde yoktur.
Sayfa 27
Mete'nin bütün emeli nerede ve ne kadar Türk varsa hepsini bir bayrak altına toplamaktı. Başlangıçta mükemmel bir ordu kurup onun örgütlenmesini sağladı. Milleti askeri talimlere tabi tutararak mükemmel bir ordu ortaya çıkardı. İyi bir ok icat etti. Çin üzerine yürümeye hazırlanıyordu. Tatarlar engel oluyorlardı. Kendisinden sevgili atını, şunu bunu, hatta karısını istediler. Hepsine razı oldu; fakat sonunda toprak istediler. Buna Mete: Her şey verilir. Yurt parçası verilemez. O, benim değil, milletindir. Ben veremem! dedi.
1. Cilt
Göktürkler:
551 yılında Töle denilen Türkler bağlı oldukları Cücenlere isyan ettiler. Tümen isyanı batırmakla görevlendirildi. Tümen ayaklanmayı başarıyla bastırdı. Bunun üzerine ödül olarak Cücenler Hakanı'ndan kızını istedi; fakat: “Demir ocaklarında çalışan bir kölem ne cesaretle kızımı istiyor?” cevabını aldı. Bu cevaba fena halde kızan Tümen intikam almaya karar verdi. Bunun üzerine Tümen büyük bir ordu ile yürüyüp Cücenler'i bozguna uğrattı. İşte böylece Tukyu imparatorluğu'nun gerçek başlangıcı İ.S. 552 yılıdır. Tümen'e, Bumin Kağan da derler.
Gazneli Sultan Mahmut ölünce Bağdat'taki Halife korkudan titremeye başlamıştı. Çünkü halifelere, düşmanlarından kendilerini koruyan Sultan Mahmut'un ölümü pek ağır gelmişti. Halifeler din adına uğraş veren bir koruyucudan yoksun kalmışlardı.
1. Cilt
Reklam
Türklerin ataları Batı Denizi (Hazar Denizi) sahillerinde bir devlet kurmuşlardı. Çevre hanlardan biri bunların kökünü kırdı. Yalnız bir asker kaldı. Kalan asker genç bir adamdı. Han bunu, ellerini ayaklarını kestikten sonra bir bataklığa attı. Bir dişi kurt bu gence yiyecek getirirdi. Nihayet genci doğuya doğru götürdü. Bir yüksek dağa çıkarıp bir mağaraya koydu. Orada çayırlıklarla dolu bir ova vardı. Dişi kurt bu gençle birleşip orada on çocuk doğurdu. Bu çocukların birinin adı Asena (Kurt) idi. Bu Kurt Türklerin padişahı oldu.
Sayfa 43
Türk tarihini ortaya çıkaracak olan Türk bilginleri, kaynak konusunda pek zor durumdadırlar. Çünkü bu kaynaklar genellikle Türk'e düşmanlık etmiş milletlerin malıdır. Onlan hem taraf tutarak yazmışlardır, hem de kendi olaylarını anlatırken, asıl değil, ayrıntı olarak Türklerden söz etmişlerdir. Eğer Türk kendi eliyle kendi tarihini yazmış olsaydı, ya da yazdıkları elimize gelse idi, her halde çok değişik ve ilgi çekici bilgilerle karşılaşırdık. Böyle olduğu halde bile Türk'ün nice erdemleri, kahramanlıkları, başarılan ve övünülecek işleri inkar edilememiştir.
Türk yurdunda iki sınıf millet daha vardır: 1 - Turan neslinden, fakat dili bizden ayrılmış ve asıllarını unutmuş milletler. 2- Büsbütün yabancı milletler. Birinci sınıfta Kürtler, Lezgiler, Çeçenler ve öteki Dağıstanlılar. Çerkezler, Gürcüler, Hıristiyan Kazaklar, Bulgarlar, Ulaklar vardır. Bunların hepsi azınlıkta ve küçük küçük milletlerdir. İkinci sınıfta Ermeniler (Türk olan Gregoryenler hariç), Rumlar (Türk olan Ortodokslar hariç) azınlıktadırlar. Farslar, Ruslar, Çinliler vardır. Ermenilerle Rumlar azınlıktadırlar.
Bütün Türkleri bir bayrak altına toplamaya, bütün Türkler'deki kültürü değişmez ve sürekli kılmaya çalışacak yerde Osmanlılar; bir taraftan susamış arslanlar gibi Afrika çöllerinde boş yere bir serap peşinde koşmuşlar, diğer taraftan Avrupa'ya dalıp koçlar gibi, fakat hiç gereksiz yere, kafalarını Viyana kalelerine vurup durmuşlardır. Sonra da kafaları yara ve kan içinde oturmuşlardır.
1. cilt
Reklam
Çin planlarının en önemlisi ve en tehlikelisi Türkler arasına Çin geleneklerini sokarak, onları zevke, rahata alıştırarak Türkler'in milli duygularını zayıflatmaktı. Gerçekten Çinli prenseslerle debdebe ve keyif başladı, ipek elbise giymek, zevk etmek alışkanlık oldu. Böyle davranan insanların zayıflayacağı, o müthiş savaşları yapamayacağı kuşkusuzdu. Şeytan Çinliler, işin can damarını bulmuşlardı. Bu milletin asıl kuvvetinin milliyet duygusunda olduğunu ta o zaman biliyorlarmış. Bir millet nasıl yıkılıyormuş, milliyetçilik ne büyük kuvvetmiş, Türk'e tarihin kaydedebildiği ilk günlerinde bile hangi oyun yapılıyormuş. Bugünkü Türk nesli bunları öğrensin ve hangi şeye sarılmak gerekirmiş anlasın!.
Sayfa 180 - 1. Cilt
Çinliler Türklerden pek rahatsız idiler. Türk akınlarına karşı ne yaparlarsa yapsınlar, Türkleri durduramıyorlardı. Nihayet buna karşı Çin Setti adıyla bilinen, dünyanın yedi harikasından biri sayılan uzun ve kalın duvarı inşa etmişlerdir. Türkler bu sete Durkuk, Hıtaylılar Ongu derlerdi. Buna İslamiyet'ten sonraki doğu tarihçileri Seddi-i İskender derlerse de bu deyim çok cahilcedir. Çin Setti'ne İsa'dan 214 yıl önce başlanmış, Yaşıl Ögüz (Huvang-Hu) ırmağının dirseği içindeki Ordu'nun güneyine yapılmıştır. On yılda bitirilmiştir. Bir ucu denizdedir. On bin lis yani üç bin kilometre boyundadır. Yapımında 4 milyon işçi çalışmış, bunun dört yüz bini ölmüştür. Durkuk beş yüz bin askerle korunurdu. Set yapılmıştı ve Türklere karşı müthiş bir engeldi. Fakat onu kim koruyacaktı. Türk kahramanlarına karşı dayanmak için yine Türk gerekti. Kendileri bu işi başaramıyorlardı. İşte bu nedenle Çinliler para ile bir bölüm Türkleri muhafız alıp bu Durkuk'u bekletmişlerdir. Bu muhafızlara yıllık ücret verirlerdi. Bu askerler kendilerine Ong-Tutuk derlerdi. Bu sayede Çinliler bir ölçüde güvenliklerini sağlamışlarsa da yine zaman zaman Türkler bu setti de aşmışlardır.
örn: Maniheizm
Türkler için iskan ve Budizm Dini ölümden başka birşey değildir. İskan olunurlarsa, Çinliler Türklerden sayıca çok olduklarından, Türkleri oldukları yerde bitirirler. Budizm dini, insanlara merhamet ve tevazu telkin eder. Türkler, Budist olurlarsa miskin olurlar; kahramanlıkları yok olur. Türk, savaşarak hayatını kurtarmak durumunda ve zorundadır.
1. Cilt
Çinlilere diyecek yok. Türk'ten gayri unsur elbet ayrı bir kan, bir eğitim ve amaçtadır. Yapacağını yapar. Kabahat, kendi insanını bırakıp da, onları kullanan devlet ve millettedir. Çinliler her alçaklığı yaptı. Çünkü politika insafsızdı, ahlaksızdı, namussuzdu.
Sayfa 194
110 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.