Bu saatte neden normal insanlar gibi uykuda değilim? bilmiyorum.
Neden gecenin bu saatinde hâlâ okuyorum?
Gözlerim bulanık görüyor. Gözlük takıyorum ama artık yeteri kadar verim alamıyorum bulanıklık arada bir uğruyor. Işığımdan belki. Bilemiyorum.
Bir kahve daha yapıyorum.
Türkan
Ama ne olursa olsun sevgili kitabımı elimden bırakamıyorum.
Türkan Tüm insanlığın aklın ve vicdanın aydınlattığı yolda yürümeyi seçeceği gün, er veya geç gelecekti. Buna bütün kalbimle inanıyordum.
Sabrımı ve sükûnetimi, bu inançtan alıyordum.
O güne kadar, başa her gelen çekilecek!
Oyunun kuralı böyle! Yaşam oyununun!
Ne demiş şair:
‘Yaşamak şakaya gelmez…’”
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; Anlatamıyorum.