XV. yüzyılda Türkçeye sınırsız ölçüde Arapça ve Farsça sözcük dolmuş, Türkçeye rağbet iyice azalmıştır. Bu dönemdeki durumu da Mesihî adlı divan şairimiz şöyle dile getirmiştir:
Mesihî gökten insen sana yer yok
Yürü var gel Arapdan ya Acem'den
Yeryüzünde yabancı sözcüklerden tamamen arındırılmış saf bir dil yoktur.
Ancak, bir dilin yabancı dillerin egemenliği altında kalması da kesinlikle doğru değildir.