Türkiye Tarihini Değiştiren 110 Kadın
Doğan SatmışEn Eski Türkiye Tarihini Değiştiren 110 Kadın Sözleri ve Alıntıları
En Eski Türkiye Tarihini Değiştiren 110 Kadın sözleri ve alıntılarını, en eski Türkiye Tarihini Değiştiren 110 Kadın kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Bazı kadınlar idealisttir, engel tanımazlar. Yaptıkları iş farklı olabilir ancak amaçları tektir. Onlar için önemli olan tek şey hedefleridir. Hedeflerine ulaşmak için her şeyi feda ederler. Gözleri başka şeyi görmez ve istediklerini yaparlar Yaşam öykülerine bakınca şaşırırsınız
Çünkü bu öyküler baş döndürücüdür. “Uğruna ölmeye değmeyecek bir hayat, yaşamaya değmez” derler. Dışlanmak, sürülmek, kapatılmak onları durduramaz...
"Kendine baktığımda, yaşamımın neresinde duruyorum derseniz... Bir kere sistemin içinde durmuyorum. Bana dayatılan ev, araba, zengin evlilik, pahalı elbiseler; o kısımda değilim. Ama ben bunlardan uzak kalmak istiyorum. Ben kazandığım her deneyimi, ihtiyacı olanlarla paylaşmak istiyorum. "
Sayfa 22 - karakargaKitabı okudu
1936 yılında bir gün, Budapeşte' deki Türk Büyükelçiliği' nın kapısından bir kız çocuğu gelir. Henüz 15 yaşındadır. Ama daha bu yaşta dört dil konuşan, başarılı bir kızdır. Almancayı, Fransızcayı, İngilizce'yi ve Macarcayı bilir, Türk' tür ama Türkçeyi bilmez. Aslında doğum yeri Macaristan da değildir, Avusturya' nın başkenti Viyana' dır. Babası
Kendi kararlarını hep kendisi almak isteyen, azimli bir kızdır Nermin ve sonra da " Hocaların Hocası" diye adına kitaplar yazılır. Siyasal bilgiler fakültesinde yıl boyunca öğrenci yetiştiren ve Ankara Üniversitesi iletişim Fakültesini kuran Nermin, şuna inanır: " Hayat sana daima tokat atacaktır, çünkü hayat böyledir ancak sen her defasında devam etmelisin. Nermin aynı zamanda" public opinion sözcüğünü kamuoyu diye çevirerek Türkçe'ye kazandıran kişidir. 18
Suna' nın babası kemancıydı. Evlerinde hep keman çalınırdı. Ama Suna sakar bir çocuktu, sokakta oynar,yara bere içinde eve gelirdi.Ailesi, biraz da eve bağlamak için ilkokula kadar oyalansın diye ona minik bir keman aldı. Birkaç dersten sonra yatkınlığı ortaya çıktı, babası kızındaki yeteneği fark etti ve işi ciddiye aldı.Beş yaşındayken, babası Suna' ya keman dersleri vermeye başladı. Dokuz yaşındayken,ilk konserini verdi ve bunu da Ankara Devlet Konservatuarı Salonun' da yaptı. Üstelikte Mozart' in 5. Keman Konçertosu' nu çaldı ki, bu zor bir seçimdi.29