Bir kadın, sosyalist, ömrünü işçi sınıfının ömrüyle koşulsuz birleştiren Roza Lüksemburg çağından ötesine sesleniyor. Bu kitapta yeri geldiğinde eleştirilerini keskin bir şekilde kendi partisine yönelten yeri geldiğinde dünyada meydana gelen çalkantılarda sosyalist olarak nerede durulması gerektiğini gözü kara bir şekilde ortaya koyuyor. Roza, kısasık ömrüne rağmen burjuvazi ve despotlar için tehlikeli olmayı sürdürüyor. Kitaptaki makaleleri okuduğumda o zaman var olan dünya konjonktüründen çağımızın bir şey kaybetmediğini 100 yıl önce başta sorumlu devletlerin çözemediği,`çözülemeyen sorunlarının halen nasıl ortadoğuyu prangaya mahkum ettiğini anlıyoruz.