Gerek Batı’da ve gerekse Türkiye’de yepyeni iş alanlarının açılması, belirgin bir şekilde yaşam deneyimleri olan ve kendi çabalarıyla yetişmiş kişilerin eseridir. Böylece, çağdaş eğitim ve ekonomi alanına yeni atılmış ülkeler için, bu ülkelerin zayıf parasal kaynaklarının eğitime mi yoksa ekonomiye mi yatırılması gerektiği ciddi bir sorundur.