Halide Edip Adıvar'ın işgal günlerinde İstanbul'daki havayı, kurtuluş savaşı günlerindeki hatıralarını anlattığı güzel bir eser... İzmir'in işgali sonrasında düzenlenen Fatih ve Sultanahmet mitinglerindeki maddi ve manevi ortamı, Türk halkının çaresizliğini, işgal güçlerinin uyguladığı sansür nedeniyle dış dünyaya sesini duyuramamasını, azınlıkların İtilaf Devletleri askerlerinden aldığı güçle yaptıklarını, halk temsilcilerinin Padişah Vahdeddin'e ulaşıp sıkıntıları anlatamamasını Halide Edip'in kaleminden öğreniyoruz.
Bu dönemde Türk Ocağı ve Karakol gibi cemiyetlerin faaliyetlerini, Halide Hanım, Dr. Adnan, Cami Bey ve çevresindekilerin İstanbul'dan Anadolu'ya geçiş ve milli mücadeleye katılış hikayesini, bu yolculukta İngilizler, Hristiyan ve Ermen çeteler ile yerli işbirlikçilerden yakalanmadan kaçışlarını heyecanla okuyoruz...
Kurtuluş Savaşı'nda Ankara'da, Eskişehir'de, Sakarya'da yaşananları, mücadelenin bilinen ve bilinmeyen kahramanlarının yaptıklarını, savaş devam ederken Ankara'da kurulu karargahtaki atmosferi hissediyoruz eserde...
Ve 1919'un ilkbaharında idam mahkumu olarak İstanbul'dan ayrılan Halide Hanım iki yıl sonra bağımsız Türkiye'nin bir ferdi olarak dönüyor İstanbul'a...