Türk'ün Üç Bin Yılı Kazakistan

Sergey Grigoryeviç Klyashtorny

En Eski Türk'ün Üç Bin Yılı Kazakistan Gönderileri

En Eski Türk'ün Üç Bin Yılı Kazakistan kitaplarını, en eski Türk'ün Üç Bin Yılı Kazakistan sözleri ve alıntılarını, en eski Türk'ün Üç Bin Yılı Kazakistan yazarlarını, en eski Türk'ün Üç Bin Yılı Kazakistan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türk ümitsiz olamaz.
Ancak, büsbütün ümitsiz de değiliz.
Sayfa 20 - Selenge YayınlarıKitabı okudu
Çingiz Han kendisinden yaklaşık 6 ay önce vefat eden oğlu Cuci için rivayete göre şöyle bir Türkçe şiir okumuş : Kulun algan kulunday kulunumdan ayrıldım Ayrılışkan ankuday er ulumdan ayrıldım. (Kendi yavrusunu kaybeden kulan gibi yavrumdan ayrıldım ; her tarafa dağılan ördek sürüsü gibi kahraman oğlumdan ayrıldım.)
Reklam
Rus tarihçi, etnolog, antropolog ve arkeologlarının neredeyse tamamı, tıpkı Avrupalı meslektaşları gibi, milattan önce 5 bin veya 10 bin yıl önce batıdan Asya’ya doğru bir Arî göç gerçekleştiği, özellikle Orta, Merkezî ve İç Asya’nın öteden beri Arî yurdu olduğu ancak Türklerin kalabalık kitleler halinde buraları istila ederek yerli halkı Türkleştirdikleri şeklindeki batı patentli görüşe müttefiken inanmışlar ve Asya’yla ilgili tarihî ve arkeolojik eserlerin hepsinde bu fikri işlemişlerdir.
Önsöz
Arapça ve Batı dilleri
Eğer diller nirengi noktası alınarak bir şey ispat edilebilecek olsaydı, Arapların da Arî ırktan olduğu ileri sürülmeliydi. Çünkü Arapça ile Arî dilleri denilen Batı dilleri ve Rusça arasındaki sentaks benzerliği neredeyse yüzde yüzdür. Halbuki Farsçanın sentaksı ile Batı dillerinin sentaksı arasında hiçbir benzerlik yoktur.
Sayfa 8
Veretnagna
Veretnagna, “savaş arabasının üzerinde dikilen” bir puttur; on vahşi hayvan suretinde tecessüm eder; savaşçı Mitra’nın sadık yol arkadaşı ve yaban domuzu suretinde onun yanıbaşında savaşan bir muhariptir. Bütün Arîlere bazen bir öküz, bazen bir at ve bazen de bir deve suretinde görünür.
Sayfa 30
Der Shih-ma Ch’ien (Junglar ve Tung-hular için)
Her meselede kadınların görüşlerine müracaat ederler; sadece savaş işlerinde kendileri karar verirlerdi… Çünkü savaşı en önemli meseleler arasında sayarlardı.
Sayfa 60