"O senin için bir uyuşturucu gibi, Bella." Sesi hala kibardı ama tenkit edici değildi.
"Artık neden onsuz yaşayamadığını anlayabiliyorum. Çok geç. Ama ben senin için daha sağlıklı olurdum. Bir uyuşturucu değil; hava, güneş olurdum."
Dudağımın kenarı dalgın, yarım bir gülümsemeyle kıvrıldı. "Eskiden seni o şekilde düşünürdüm, biliyor musun? Güneş gibi. Kendi şahsi güneşim. Benim için bulutları öyle güzel ayırıyordun ki."
İçini çekti. "Bulutları halledebilirim. Ama bir tutulma ile savaşamam."
''Fikrinizi değiştirin ve sonra tekrar değiştirin. Çünkü hiçbir şey kalıcı değildir. Yani yapabileceğiniz kadar hata yapın. Böylece bir gün biri bize ne olmak istediğimizi sorduğunda tahmin etmek zorunda kalmayacağız. Biliyor olacağız...''