Hepsi, hepsi de acı çekmeyi sever, çünkü acıda yaşamı, sevgiliyi daha çok hissederler, çünkü bilirler ki, “insan bu dünyada sadece acı sayesinde gerçekten sever” ve onlar da bunu ister, her şeyden çok bunu! Bu onların en güçlü varoluş kanıtıdır...
Kader ona sert bir darbe indirdiğinde, kanlar içinde yere yıkılırken yeni darbeler için adeta yalvarır. Kendisine isabet eden yıldırımı yakalar ve onu yakması gereken şeyi ruhsal ateşe ve yaratıcı esrimeye dönüştürür.
Arayın benim için, Dostoyevski’nin eserinde huzur içinde nefes alıp veren, dinlenen, hedefine ulaşmış bir insan gösterin! Hiçbiri, tek biri bile böyle değildir! Hepsi bu çılgın yarışta yükseklere ve derinlere koşuyor -çünkü Alyoşa’nın ifadesine göre, kim ilk basamağa bastıysa son basamağa ulaşmaya çalışmak zorundadır-.