Dedektif Hercule Poirot karakteri kadar çok sevdiğim nevi şahsına münhasır Dedektif Maigret,ayrıntıları hayli tutarsız olan ve üzerinde ne kadar düşünülürse o kadar içinden çıkılmaz bir hal alan bir cinayeti aydınlatmaya çalışır.Üç Dul Kavşağı üç ailenin yaşadığı, benzin istasyonuna gelenlerin çok olduğu, gerginliklerin olduğu bir yerdir.Üç Dul Kavşağı adını zamanında dul anne ve kızlarının yaşayıp ölü bulundukları eve verilen addan alır .Bu evdeyse artık Andersen ve kız kardeşi yaşamaktadır.
Maigret , Hollandalı, zengin , iki çocuk babası elmas tüccarı Goldberg’in cesedinin bir otomobil içinde bulunması üzerine olayın gerçekleştiği bölgeye gider.Orada yaşayanlarla sorgusunu , araştırmasını yaparken cinayet olayına duyulan silah sesleri, yaralanmalar öldürülen kocası için bölgeye gelen Madam Goldber ‘in öldürülmesi ,zehirlenmeler eklenir.Bu durumlar yeni bir ipucu olmak yerine olayı daha karmaşık hale getirir.
Olayın başlangıcında, Andersen ‘ın arabası evinin yüz metre ötesinde bulunan komşusu sigortacı Michonnet’in garajında bulunurken,Michonnet’in arabasıysa Andersen’in garajında,içinde elmas tüccarı Issac Goldberg’in cesediyle bulunur .Benzinci , eski boksör komşulardan biridir .
“ Katil Kim ?” şablonuyla yazılan sürükleyici roman bitene kadar, üç yıldır Üç Dul Kavşağında yaşayan Andersen mi,onun kız kardeşi mi yoksa diğer ailelerden biri mi , birileri mi katil sorusunu sordurur ?
