Tevhîd agziye-i galîzeyi hazm eder. Sûre-i Tekâsür dahi hâzım-ı ta'âmdır. Her ne kadar karın şişerse ahlâk ve mücâhededen tekellüm, keşf ü kerâmâttan tekellümden hayırdır.
Hadîste vârid olmuştur ki:
"Melaike 'arzı tavaf ederler. Ne zamân ictimâ' ile zikrullah eyleyenleri bulsalar, o meclis-i zikrin etrafını ihâta eylerler, göğe dek. Ondan sonra Allah Sübhânehû ve Ta'âlâ dahi buyurdu ki:
"Onlar benim cennetimi gördüler mi?"
Melâike:
"Yok görmediler." diyeler.
Allah Sübhanehu ve Ta'âlâ buyura ki:
"Ya görseler nice olurlardı?"
Ondan sonra buyura ki:
"Ya nârı gördüler mi?"
"Yok görmediler." diyeler.
"Ya görseler nice olurlardı?"
Ondan sonra buyura ki:
"Ben onları cemi'an mağfiret eyledim."
Melekler diyeler ki:
"İçlerinde kendilerinden değil âdem var idi. Onların hakkında ne buyurursunuz, zikir için gelmemişti?" Orada Allah Sübhanehu ve Ta'âlâ buyura ki:
"Hümü'l-kavmü la-yeşkâ bihim celîsühüm. / Onlar -zikir ehli-öyle bir kavimdir ki, içlerinde bulunanlar kötü olmaz."