Bronte kardeşler, üç kız kardeş olarak Victoria dönemi klasik yazarlarından (çok tatlı🥹).
Uğultulu Tepeler’in yazarı olan Emily Bronte ise bu kitabı yazdıktan bir sene sonra vefat ediyor.
O dönem kitaplarında sıkça rastlandığı üzere salgın hastalıklar dahil olmak üzere birçok hastalık çok yaygın ve günümüzdeki gibi tedavi yöntemleri yok. Bu sebeple kitap karakterlerinin genç yaşlarda vefat ettiklerine sık sık şahit oluruz. Bağışıklıkları da düşük olduğundan, kış boyu evden çıkmama, uzun süren tedavisiz hastalık dönemi gibi durumlar çok yaygın.
Bu muhteşem eseri kaleme alan Emily Bronte eğer genç yaşta vefat etmeseydi belki de daha fazla değerli eser kazandıracaktı edebiyat dünyamıza. 💫💜
Korkuyu Beklerken kitabını okurken fark ettim, daha doğrusu iyice dank etti, insanların psikolojik durumlarına göre kitaplara bir belirteç getirilmeli, filmlerde yapılan "şiddet-korku-aile" gibi bir kısıtlama. Mesela ben, ergenlik dönemimde oğuz atayı okusaydım melankolik ile derin depresyon arasında sıkışıp kalırdım. Duygusal birisi olsaydım
Uğultulu Tepeler kitabı beni yerle bir ederdi. Siz ne düşünüyorsunuz?
Uğultulu Tepeler isimli kitabını okurken birazcık kafam karışınca hazırladığım ilişki şemalarını paylaşmak istedim. Basitçe ifade etmek gerekirse kitapta iki aile var:
Uğultu Tepeler'de yaşayan "Earnshaw Ailesi" ve Thrushcross Grange'de yaşan "Linton Ailesi."
Her şema bir ailenin/evin üyelerini gösteriyor. Umarım kitabı okuyan/okumak isteyen herkese faydası olur. Spoiler içerebilir haberiniz olsun.
Bayram öncesi şöyle bir enerji yüklemesi yapalım dedik.🎉
Bakalım kimler yaratıcılığını konuşturacak?
Kitapisimlerinikullanarakcümleoluşturalımvesonunabirarkadaşımızıetiketleyelim.🙃
Örnek;