Bu kitap yazılmaya başlandığında Susurluk kazasının üzerinden henüz bir yıl geçmemişti. Kitap için bilgi toplanması ve ardından da yazılması uzunca bir zaman aldı. Ancak bu, bir anlamda yararlı da oldu. Çünkü Susurluk kazasından sonra karanlıkta kalan bazı gerçeklerin gün ışığına çıktığı süreçte topladığımız bazı bilgilerin doğruluğunu test etmiş olduk.
Susurluk kazasında ortaya çıkan devlet-mafya-siyaset ilişkilerinde ülkücü hareketin rolü gözlerden kaçtı ve kaçırıldı. Abdullah Çatlı da, Haluk Kırcı da, İbrahim Şahin ve bu ilişkilerde kullanılan diğerleri de Ülkü Ocakları'nda yetişmişlerdi. Bütün bu karanlık ilişkilerde neden hep ülkücüler kullanıldı? Bu kitapta bunun yanıtını aramaya çalıştık.