Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.29
En Yeni Umut Yorumları ve İncelemeleri
En Yeni Umut sözleri ve alıntılarını, en yeni Umut kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.410 üzerinden
Sebahat ve Aram, unutulacak gibi değil. Veda kitabından sonra kaldığınız yerden devam ediyorsunuz. Önce muhakkak Veda’yı okuyun. Güzel ve akıcı bir dili var kitabın yarısı zaten 1 saatte bitti diyebilirim.
Tarihi bir roman fakat insanı bilgilerle de boğmuyor.
Spoiler yemek istemeyen okumasın
Kitap dörtlemeymiş bunu kitabı bitirdikten sonra öğrendim ayrıca ben 2. kitaptan yani Umut'tan okumaya başlamışım Veda, Umut, Hayat, Hüzün şeklinde okunması gerekiyor. Neyse artık 1. kitabı okumam lazım.
Veda ;
Kitabın başında iki farklı ailenin soy ağacı tablosu veriliyor ve daha sonra bu iki ailenin birleşim noktaları olan olay gerçekleşiyor. ( Kitabın bitimine 50 sayfa falan kalınca öğrenebiliyoruz.) Bir ailemiz Boşnak, diğeri Osmanlı geleneklerine bağlı ancak Cumhuriyet'i benimsemiş. İki ailenin birbirleri ile tanışmadan önce kendi hayatlarında olan olayları okuyoruz. Sabahat ve Aram aşkı müthişti. Türk aile yapısını o dönemdeki durumunu çok iyi anlatan olay - Türk olan Sabahat, Ermeni çocuk (Aram) ile evlenmek istiyor ancak 'Müslüman kızlar gayrı müslim erkekler ile evlenemez' diye karşı çıkılıyor.- Türk ailesi muhafazakar olsa bile yer yer modernlik görebiliyoruz. Sabahat'in eniştesi Doktor Mahir o kadar iyi bir karakterdi ki ölmesi aşırı sinir bozucuydu. Zaten Mahir ölünce iki ailenin birleşim noktası olan olaylar gelişecek. Karakterler ile aranızda çok rahat bağ oluşabilir.
Sabahat ve Aram'ı hatırlatan bir şarkıyı bırakıyorum buraya ;
youtu.be/D9zuTLsP7w0?fea...
Bitmek tükenmek bilmeyen bir mücadeledir hayat, öyle midir sahi? Yoksa sürekli akıp giden bir su mudur? Yeni bir cumhuriyet , yeni bir aile kurulurken, günlük hayat derinden değişirken nedir peki hayatın akmasını sağlayan? Aşk mıdır, aşk her şeye üstün müdür? Yoksa bir “umut” mudur kalbin atmasını sağlayan??
Bu dönemleri okumayı özlemişim. Bir ara çok okurdum Ayşe Kulin'in kitaplarını. Veda kitabını çok önceden lisede okuyup bitirmiştim ve çok sıcak, samimi hissettirmişti. Bunun otobiyografik bir seri olduğunu bilmiyordum. "Acaba Ayşe Kulin okumak şimdiki yaşımda da sıcak, samimi hissettirir mi ? " diye merak edip geçen günlerde aldığım bir kitaptı. Farkında olmadan serinin ikinci kitabını da almışım bunun bir seri olduğundan habersiz. Şimdi üçüncü kitabı alacağım günü bekliyorum.
10/10 puan verdi
İlk başta kitabın karakterleri kafamızı karıştırsa da sonradan her şey rayına oturuyor. Okurken beni Yüzyıl geriye atan bu kitap , her sayfası ayrı ayrı heyecanlandırdı. Osmanlı’dan günümüze gelen bir İstanbullu ailenin yaşam öyküsü. Cumhuriyet yeni kurulmakta olduğu zorlu süreçte bu kitap aşka dostluğa kardeşliğe ve umuda yer veriyor..herşeyiyle çok güzeldi iyi ki okumuşum
Umut hayat akan bir sudur ve biz bu suda yüzen bir sandalız. bir çok kitabında olduğu gibi UMUT ta da geçmişinden yararlanarak kendi öz annesinin ve babasının nasıl bir araya gelişini anlatıyormuş. bu bilgiyi az önce internetten okudum. Kitabın ilk sayfalarında bir soyağacı vardı. Zaten Muhitinin ailesinin kulin soyadını aldığında anlamam lazımdı ama Sitare kızı olacağı aklıma gelmemişti. Çünkü Sitare romanın başında küçük bir kızdı. bu incelemeyi yazdığımda taşlar benim içinde yerine oturdu. Kitapta iki ailenin de yaşamları yer almaktadır. ve ayrı ayrı bölümler şekilde gelişmeleri okumaktayız. Romandan kısa özet geçmiyeceğim . Ama Umut "Hayat Akan Bir Sudur"'da Kulin, Veda ile başladığı Osmanlı ailelerinin yaşamına, bu kez de Cumhuriyetin yeni kurulmakta olduğu sancılı yıllarda tanıklık ediyor. Akıp gitmekte olan günlük hayat derinden değişmekte, bu değişim aşklara, dostluklara, aile ilişkilerine, her şeye yansımaktadır. Ayşe Kulin, bir kez daha okurlarına ellerinden bırakamayacakları, okuyup bitirdikten sonra anılarına katacakları bir armağan sunuyor. Herkese iyi okumalar.
Çok akıcıydı. Kısa sürede bitirdim. Muhittin ve Sitare'nin Ankara günlerini anlattığı bir kaç sayfa Ankara özlemi çektiğimden olsa gerek çok hoşuma gitti. Merak ettim Ankara'nın o günlerini. Güven parkı, ulusu vs. Neler yaşandı, neler yaşanmadan kaldı... Muhittin'in ülke sorunlarına çok haşır neşir olmasına rağmen eşiyle bunu paylaşamıyor oluşu, Sitare'nin bu çocuksu yanına rağmen hala çok değerli oluşu. Belki de aynı şeyleri düşünmeye gerek yoktur mutlu bir evlilik için, birbirini seven iki kalp yeterlidir. Muhittin'in Ayşe doğunca olan heyecanı çok güzeldi. Bana geçti okurken :) Ebeveyn olunca dünyayı güzelleştirmek istemek... Bir de Sabahat ve Aram aşkı çok hoşuma gitti. Her şeye rağmen vazgeçmemeleri, kavuşma ümitleri yok olmasına rağmen başka bir hayat düşünmemeleri. Yine de bence imkansız bir aşk değildi onlarınki. Ne olmuş Aram Ermeni, Sabahat Türkse? Aram'ı her konuda takdir edip kızları evlenmek isteyince ama o ermeni diyen bir zihniyet! Aram'ın da keza kitaba göre çektiği eziyetlere rağmen Sabahat'i sevmesi üzerine titremesi... Bunlar daha mühim değil mi? Velhasıl 'hayat akan bir sudur' okunabilir efendim.
Harikaydı. Çok sürükleyici ve aşırı mutluluk veren bir kitaptı. Özellikle eski İstanbul'da geçmesi ve olayların bizzat yazarın yaşamı olması çok hoşuma gitmişti. Seri sanırım 3 kitaptan oluşuyor ben bilmeden arkadaşım vesilesiyle 2. kitapla yani Umut'la başladım seriye. ilk kitap Veda , ikinci kitap Umut üçüncü kitabın da adı şuan aklıma gelmiyor... mutlaka okuyun okutun!
hayat akan bir su
Romanın Khaled Hosseininin yalın ve açık anlatımıyla yaprak dökümündeki istanbul, köşk ve aile havasının bir sentezi olduğunu söylemeden edemeyeceğim. En azından ben tüm kitap boyunca bu senteze inanarak okudum. Konusu ayrıntılarına girmeden analatamayacağım kadar kapsamlı o yüzden üzerimdeki etkisinden bahsetmekle yetineceğim; akıcıydı, sonuna kadar merak duygusu hiç eksilmeden devam etti, etkileyeciydi öyle ki Kulin'in söylediği her kelimeyi hissettim. Zeki Salih Ana vatanı Bosnayı tek kurşun sıkamadan masa üstünde kaybettiğini öğrenip de bahçedeki söğüt ağacına kurşun attığında hissettim. Sabahat sırf ermeni olduğu için sevgilisi Aramla sokakta yan yana dahi yürüyemediğinde hissettim. Ölümler yaşandığında en önemlisi de Atatürk'ün ölümü anlatıldığında hissettim. Ayşe Kulin'in birkaç düzine kağıt aracılığıyla aktardığı her şeyi hepsini, olayları unutsam dahi bana hissettirdiklerini unutamayacak kadar içselleştirdim. Karakterlerinden de parçalar kattım kendime. Bu yüzden çok etkileyici ve önemli bir romandı benim için, Ayşe Kulini de sevdiğim yazarlar arasına ekledi.
·
Puan vermedi
Tek bir kurşun atmadan Osmanlı'nın gözbebeği Bosna'nın masa başında elden çıkması üzerine, Bosna'yı terk ederek İstanbul'a göç etmek zorunda kalan Kulin ailesi ile son Osmanlı Maliye Nazırı Ahmet Reşat ve ailesini torunlarını anlatan güzel bir kitap..
Aklımda ilk kalan bende Teshir eden ilk cümle; Masa başında tek bir kurşun atmadan direniş gösterilmeden Bosna'nın elimizden gitmesi.. Ailelerin göç etmek zorunda kalması..
Gelenekçilik/alışkanlık
Aşk
Yeni kurulan bir devlet..
İdealist genç dinamik bir gençlik..
Kitapta kendimden çok şey buldum ve keyifle okudum.
Tavsiye edilir.