Umut Devrimi

Erich Fromm

Umut Devrimi Sözleri ve Alıntıları

Umut Devrimi sözleri ve alıntılarını, Umut Devrimi kitap alıntılarını, Umut Devrimi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Canlı olmayanı çekici, büyüleyici bulanlar, “yasa ve düzen”i yaşayan yapıya, bürokratik yöntemleri kendiliğinden yöntemlere, alet 13 Hastalık olarak kabul edilenle normallik olarak kabul edilen arasındaki fark, şu örnekte çok açık olarak ortaya çıkmaktadır: Eğer bir kişi, kentlerimizi hava kirliliğinden kurtarmak için fabrikaların, uçakların, otomobillerin vd. ortadan kaldırılmasının gerekli olduğunu açıklarsa, bu kişinin deli olduğundan hiç kimse kuşku duymayacaktır. Ama yaşamımızı, özgürlüğümüzü, kültürümüzü ve kendimizi korumakla yükümlü saydığımız diğer ulusların bu varlıklarım korumak için son çare olarak termonükleer savaşa başvurmak konusunda bir görüş birliği varsa, bu görüş son derece sağlıklı sayılır. Buradaki fark, uygulanan düşünme biçiminden değil, yalnızca ilk fikrin paylaşılmamasından, dolayısıyla anormal sayılmasından; ikinci fikrinse, milyonlarca insan ve güçlü hükümetler tarafından paylaşılmasından, dolayısıyla normal görülmesinden kaynaklanmaktadır.
Anneye, toprağa, ırka vd., iyicil ya da kötücül nitelikli aşırı tutkulu ilkel bağlanmalar, yalnız ve yalnız insanın bu dünyada kendisini daha rahat, daha “kendi evinde" hissetmesiyle; yalnızca zekâsının değil, boyun eğmeksizin kendisini dünyanın bir parçası hissetme yetisinin, hapsedilmeksizin kendini evinde hissetme yetisinin, boğulmaksızın çok yakın olma yetisinin gelişmesiyle ortadan kalkabilir.
Reklam
Çoğu insan Kafka'nın ihtiyarınaa benzer. Umut ederler ama yüreklerinin sesini, itkisini dinleme ve ona göre davranma yetisinden yoksundurlar, bürokratlar onlara yeşil ışık yakmadığı sürece beklerler de beklerler...
Teknoloji toplumunun insanda hastalık yaratan etkileri arasında iki etmenden daha söz etmeliyiz. Özel yaşamın yok olması ve kişisel insansal ilişkinin yitmesi. “Özel yaşam” karmaşık bir kavramdır. Bunun temelini oluşturan özel mekan, pahalı olduğundan, özel yaşam başlangıçta orta ve üst sınıflara ait bir ayrıcalıktı; şimdi de öyledir. Ancak bu, diğer ekonomik ayrıcalıklarla birlikte kamuya yararlı bir niteliğe bürünebilir. Söz konusu ayrıcalık, bu ekonomik öğeden ayrı olarak, benim özel yaşamım, tıpkı benim evim ve herhangi bir başka mülküm gibi başka hiç kimsenin değil, benim'dir, ilkesini içeren bir istifleme eğilimi temeline dayanmaktaydı. Bu ayrıca, yapmacık davranışları, ahlaksal görünüşlerle gerçeklik arasındaki zıtlığı da beraberinde getiriyordu.
İnsanın edilginliği, "yabancılaşma hastalığı belirtisi" diyebileceğimiz bir hastalık belirtileri toplamı arasında yalnızca bir belirtidir. Kişi edilgin olduğundan, kendisi ile dünya arasında etkin bir ilişki kurmaz, etkin dünyanın bir parçası olarak görmez kendini, bu nedenle, kendi tapımlarına ve taleplerine boyun eğmek zorunda kalır. Dolayısıyla, kendini güçsüz, yalnız ve kaygılı hisseder. Bütünsellik ya da kimlik duygusu pek azdır. Dayanılmaz kaygıdan sakınmanın tek yolu, sürüye uymaktır ona göre; ancak bu çevreye uyma bile her zaman bu kaygıyı gidermez.
Eğer insan, üretme ve örgütleme sürecinde edilginse, dinlenme eğlenme süresi içinde de edilgin olacaktır. Yaşamı sürdürme sürecine katılmaktan ve sorumluluktan feragat ederse, yaşamın tüm diğer alanlarında edilgin rolünü benimseyecek ve kendisine bakan kişilere bağımlı olacaktır. Bugün bile bu durumun gerçekleştiğine tanık oluyoruz. İnsanın, eskisinden daha çok boş vakti var, ama çoğu kişi, yabancılaşmış bürokratizm yönteminin kendilerini zorla içine soktuğu edilginliği dinlenme zamanlarında da gösteriyorlar. Boş vakit ya da dinlenme zamanı, seyrek olarak etkinliği dile getirme, çoğu kez de gösteri izleme ve tüketme anlamına geliyor.
Sayfa 139Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.