Çok sonra ,1905’de yine Cuma selamlığı sırasında Hamidiye Camii’nde Abdülhamid’in arabasını bombayla patlatmayı planlayacak Ermeni komitacılar.
Bunun için de iflah olmaz bir anarşist olan Charles Edward Jorris isimli Belçikalı bir adamı tetikçi seçecekler.
26 kişi o bomba yüzünden ölecek ,58 kişi yaralanacak. Abdülhamit ise lafa dalması nedeniyle kurtulacak.
Zaten İstanbul'da ikide bir yangın çıkıyor. Farz edelim ki yine böyle bir yangın oldu, bir iki mahalle kül oldu. Yanan yerler yapılır ama bir kere yıkılan devlet itibarı bir daha onarılabilir mi?
Eskiden Milli Güvenlik diye bir dersimiz vardı.
Bu derslerde mütekait asker hocalarımız biteviye tekrar ederlerdi. “Türkiye’nin jeopolitik önemi yüksektir “diye.
Bir o yüksekti zaten.
Teknoloji üretmek, tarım dışında mal üretmek gibi ya da teknolojik caydırıcılığı yüksek olan silah üretip belki de satabilmek gibi bir yüksekliğimiz olmadığından, ne yapsın adamcağızlar.
Soğukluk faslı bitince hepimize birer esame ihsan edildi. Esame nedir derseniz; Esame maaş bağlama belgesi. Yasak olduğu halde alınıp satılıyordu. Aynen 2010’lu yıllarda, İstanbul taksi plakası piyasası gibi. Yeniçeriler esame sayesinde maaş alıyorlardı.