Ütopya Sözleri ve Alıntıları

Ütopya sözleri ve alıntılarını, Ütopya kitap alıntılarını, Ütopya en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Marcuse'a göre geç kapitalizmin temel özelliği, bütüncül­lüklü bir toplumsal yapı olmasıdır. Hem üretilenler hem üretim için temin edilenler hem de gücünü yayma araçları, sistemin kendi içinde öncelikli olarak barındırılmakta ve tekrar tekrar üretilebilmektedir. Diğer bir deyişle bu sistem içinde teknoloji, siyaset ve kültür birbirinin içine geçmiş bir yapıdadır. Öyle ki kültür teknolojidir, teknoloji siyasettir, siyaset de kültür. Her bir yapı, hem kendisidir hem de diğeridir.
Sayfa 230 - Ayrıntı Yayınları, 2013, 1.Baskı.Kitabı okudu
Zizek'in liberal ütopya ola­rak tanımladığı bu sistem; ideal olanın, ütopik toplumda ka­musal ve özel alanların birbirinden net bir biçimde ayrıştıkları, her birey ve topluluğun fantezilerine ve yaşamlarına merkez aldıkları farklı türden küçük şeylerin peşine özgürce düşmele­rini mümkün kılarak, özyaratım özgürlüğünü güvenceye alan bir topluma indirgenmiştir. Bu liberal rüyanın temel sorunu ise, kamusalla özel arasındaki bölünmenin her zaman geriye belli bir artık bırakmasıdır.
Sayfa 159 - Ayrıntı Yayınları, 2013, 1.Baskı.Kitabı okudu
Reklam
walter benjamin:
"Fantazmagori yani aldatıcı görüntü, artık malın kendisidir. Bu mal içerisinde deği­şim değeri, kullanım değerini perdeler. Fantazmagori, kapitalist üretim sürecinin bütünüyle eşanlamlısıdır ve bu süreç kendisi­ni gerçekleştiren insanların karşısına bir doğa gücü gibi çıkar.”
Sayfa 134 - Ayrıntı Yayınları, 2013, 1.Baskı.Kitabı okudu
İçinde yaşadığımız modernizm sonrası çağda artık yaşam denemelerimiz algılama ve fantazya düzeyinde dönüşmüştür. İmgeler ve nesneler, algılamalarımızın nesnelerine diğer bir ifadeyle fantazyalarımızın materyalize olmuş biçimine dönüşüp metalaştıkları için, şeyleşmeyi çözümlemenin bir unsuru, günümüzde ayrı bir değere sahiptir. Bu nedenle fantazya­ların ve imgelerin tarih ve kültür açısından doğru bir biçimde açıklanması, gerçekliğin kavranması için büyük önem taşımak­tadır.
Sayfa 132 - Ayrıntı Yayınları, 2013, 1.Baskı.Kitabı okudu
Adorno ve Horkheimer'ın başını çektiği Frankfurt Okulu; uluslararası bürokratik kontrollere, çokuluslu şirketlere ve ör­gün kitle iletişim araçlarına dayanan ve giderek daha kapalı bir örgütlenmeye dönüşen total sisteme geçildiğini düşünmektedir. Bu sistem, kültür alanında bilinç endüstrisi aracılığıyla yaşamın her alanına nüfuz ederek; Lukacs'ın önerdiği, Brecht'in üretti­ği, Benjamin ve Bloch'un değişik noktalardan bakarak değerli gördükleri gibi muhalif sanatın varlığıyla da bertaraf edilemez. Çünkü toplumsal sistem, potansiyel olarak en tehlikeli siyasal sanat formlarını bile birer kültürel metaya dönüştürerek kendi içinde bunları zararsız kılma gücüne sahiptir.
Sayfa 119 - Ayrıntı Yayınları, 2013, 1.Baskı.Kitabı okudu
Tüketim sürecinde biriktirilemeyen ütopik işlev böylece iktidara talip olmayan ve hatta ona hizmet eden, politik ekonominin bir parçası haline getirilerek sonsuza kadar sürüp gidecek bir fanteziye dönüştürülmektedir. Bu nedenle de kendisi bir fanteziye dönüşen ger­çeklik ilkesine anti-ütopya, iktidarı değil retoriği ele geçirerek ütopik işlevini sistemin hizmetine sunmaktadır.
Sayfa 336 - Ayrıntı Yayınları, 2013, 1.Baskı.Kitabı okudu
Reklam
71 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.