Kan göğsüme kadar çıkmış bir hâlde mücadele veriyordum…
Kan gölü korkunç bir şapırtı sesi çıkarıyordu; kuvvetle aşağı çekildiğimi hissediyordum.
Son bir derin nefes aldım ve yerin dibine doğru emilirken tuttum.
Pek çok insan için, ne kadar kötü olursa olsun, her kâbusun bir sonu vardır. Fakat Cata ve diğerleri için bu kâbustan kaçış olmayabilir.
Uyku bozukluğu hastalıklarını iyileştireceğini düşündükleri deneysel tedavinin ölümcül bir seyre girmesinin ardından, deneyin katılımcıları, en kötü kâbuslarının hayat bulduğu korkunç bir rüya dünyasına hapsolmuş hâlde.
Deneye katılan altı kişinin bu korkunç kâbustan uyanması mümkün olmayabilir. Üstüne üstlük orada ölürlerse, gerçek dünyada da ölmüş olacaklarının farkına varıyorlar. Şimdiden Rüya Kapanı’na hapsolmuş deneklerden bir tanesi öldü bile ve sıradaki, içlerinden herhangi birisi olabilir; tek kurtuluş, hayatta kalmak için birlikte hareket etmek.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi, birbirleriyle ilgili gerçekleri öğrenmeye başladıkça, kâbuslarından bile daha tehlikeli bir kişiyle birlikte bu rüya dünyasında kapana kısılmış olduklarını keşfetmek üzereler… Ölümcül bir sırrı olan ve bu sırrı keşfedecek herkesi öldürmeyi göze almış biri…
Elm Sokağı’nda Kâbus ile Başlangıç (Inception) filmleri, uluslararası çok satan kitapların yazarı Amy Plum’ın bu psikolojik gerilim romanında buluşuyor.
Amy Plum’ın tüylerinizi diken diken edecek, aksiyon ve gerilim dolu Rüya Kapanı serisinin son kitabı olan Uyanmak Yok, her sayfada gittikçe artan temposu, nefes kesen sürprizlerle dolu öyküsü ve finaliyle sizi son sayfaya kadar koltuğunuza çivileyecek.
(Tanıtım Bülteninden)
