Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları

Celil Sadık

Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları Posts

You can find Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları books, Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları quotes and quotes, Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları authors, Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları reviews and reviews on 1000Kitap.
Aziz Matta'nın Şehit Edilişi (resmi yoruma ekliyorum)
...bu resimde, en cesurca davrandığı nokta, yerlerde çaresizce sürünür bir hâlde tasvir ettiği Aziz Matta'dır kesinlikle. Bir havari ve İncil yazarının ölüm sahnesinin daha asil olması beklenirken burada Matta'nın beden dilinden korku ve dehşeti okuyoruz. Bileğini güçlü bir şekilde kavramış olan genç cellada çaresizce bakıyor. Normalde asil ve kutsal bir görünümle betimlenen havarilerden birinin bu şekilde resmedilmesi, alışılmışın dışında bir fikirdir.
Michelangelo Merisi da CaravaggioKitabı okudu
Leonardo da Vinci
Ressamın bu eserle birden fazla maharet sergilediği ortadayken bizler, tarikatlar ve birtakım kurmaca gizemlerle bunların üzerine örtüyor, konuşmamız ve düşünmemizi gerektiren asli olgulardan uzaklaşıyoruz.
Reklam
Meryem'in hemen solunda, sırtı bize dönük olan figür Aziz Andreas'tır. Kendisi çarmıha gerilerek öldürülmüştür. Ancak İsa'nın sembolünün önüne geçmek istemediği için çarmıha dik bağlanmak istemez. Bu yüzden yan bağlayarak öldürürler onu. Bu sembole günümüzde St. Andrew Cross yani Aziz Andreas Çarmıhı denmekte ve İskoçya'nın bayrağındaki çapraz çarmıh da buradan gelmektedir.
Sayfa 108 - Mahşer | MichelangeloKitabı okudu
Tüm boş vakitlerini karalamalar yaparak geçiren Michelangelo, ileride şöyle diyecekti: "Beni çizim yapmaya iten ve ressamlardan bir şeyler öğrenmeye çeken Tanrı'nın gücüne karşı koymam olanaksızdı."
Reklam
Leonardo da Vinci, İsa'nın öğrencilerine, "İçinizden biri bana ihanet edecek." dediği o "anı" resmederek bir ilke imza atmıştır. Bunu görmek oldukça kolaydır üstelik: Esere bakar bakmaz İsa'nın cümlesini yeni bitirdiğini hissedebilirsiniz. Havariler ise aralarında tartışmaktadır: "O sen misin? Yoksa ben miyim?" Aynı konuyu tasvir eden diğer resimlerde statik bir şekilde yemek yiyen figürler görüyorken burada önemli bir âna tanıklık ettiğimizi hissederiz. Eserde hem bir düzen hem de kaos var. Bize bu kaos ortamını deneyimleten ise havarilerin yüz ifadeleri ve el-kol hareketleri gibi pek çok detay...
Rönesans, insan aklının içinde bulunduğu kötü ortama verdiği bir tepkidir.
İskandinav mitolojisinde Tanrıça Freya, kedi şekline bürünebiliyordu ve cuma günleri de bu tanrıçaya adanmıştı. İngilizcede cuma gününe verilen Friday [Freya's Day'in kısaltılmış hâli] adı da buradan geliyor. Pagan Vikingler için cuma, ayinler ve törenlerle geçen kutsal bir gündü. Sonraki dönemlerde Hristiyanlık, ortaçağı karanlığa, cahilliğe ve batıl inançlara gömdüğünde Freya bir şeytan olarak kabul edildi ve tüm kediler de birer kötü ruh ilan edildi. Lanetlenen kediler artık açık bir hedef haline gelmişti ve hepsi avlanıyordu. Önce cuma uğursuz gün olarak kabul edildi sonra da kedi besleyen kadınlar cadı ilan edilip kedileri ile birlikte öldürüldüler. Çünkü kediler artık onların gözünde Şeytan tarafından cadılara yardımcı olmak üzere atanmış cinlerdi. Binlerce kedi ve kadın aynı kaderi paylaştı; ya asıldı ya da yakıldılar. Tabii bu kadar kediyi yok ederseniz meydanların farelere kalması kaçınılmaz olur! Nihayetinde önü alınamayan fare popülasyonu tüm Avrupa'ya Kara Veba'yı getirdi ve bu saçma batıl inanç binlerce insanın ölümüne sebebiyet verdi.
224 syf.
·
Not rated
#okudumbitti #uygarlığınayakizleri #celilsadık #epsilonyayınları Rönesanstan Barok Döneme Sanat Dehaları... Leonardo Da Vinci, Michelangelo, Caravaggio, Bernini... Sanat tarihine meraklı olanlar için harika bir kaynak. Uygarlık tarihinin ikonik isimleri üzerine okuma yapmak sanata biçim veren, adıyla varolan isimlerin eserlerini roman gibi okumak isterseniz sizleri şöyle alalım. Merakla okunacak sıkılmadan bitecek ve tadı damakta kalacak türden bir kitap oldu benim için. Bu konuda çokça kitap okumuş, konuya hakim olanlar nasıl degerlendirirler bilemem ama benim gibi merak edip çok hakim değilseniz roman tadında sanat tarihi okumak eminim keyifli gelecektir. Ayrıca kitabın baskısını çok beğendiğimi belirtmeliyim. Sanat tarihi yolculuğuma Uygarlığın Ayak izleri - Krallar ve Tanrılar ile devam edeceğim Okuyakalın
Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları
Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat DehalarıCelil Sadık · Epsilon Yayınları · 2019881 okunma
559 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.