Kısa Klasikler 14

Uysal Kız

Fyodor Dostoyevski
Ahlaksızlığı alışkanlık haline getirmiş bir ruh, hep alttan alır, daha da iğrencini yapar ama bunu üzerinde üstünlük kurma hakkı varmış gibi uygun bir biçimde ve nezaketle yapar...
Sayfa 39 - Can YayınlarıKitabı okudu
Her şey ölü, her yer cesetlerle dolu. İnsanlar yapayalnız, çevrelerini sessizlik sarmış, alın size dünya!
Reklam
Oysa büyük, çok büyük üzüntüler yaşandığında, ilk güçlü sarsıntılardan sonra insan hep uyumak ister. Ölüme mahkum olanların son gece çok derin uyudukları söylenir.
... kazanmıştım, o da sonsuza dek kaybetmişti!
Yüksekte duranların aşağı, uçuruma atlama isteği duydukları söylenir. Sanırım, pek çok intihar ve cinayetin sebebi de revolverin ele alınmış olmasıdır. İşte aynı uçurum, işte hedefi ıskalayamayacağı kırk beş derecelik bir açı ve insanı dayanılmaz şekilde tetiği çekmeye zorlayan bir şey.
Ah, bir andan daha kısa bir süre içinde, ne müthiş bir düşünce kasırgası, nasıl bir duygu seli yaşadım, yaşasın insan düşüncesinin elektrik hızı!
Reklam
Aslında bazen böyle şeyler olur, çok derin uykuda olan biri ansızın gözlerini açar, hatta bir saniyeliğine başını kaldırıp odayı gözden geçirir, sonrasında, bir an içinde bilinçsizce başını yeniden yastığa koyar ve hiçbir şey hatırlamadan uyumaya devam eder.
Oysa ahlaksızlığı alışkanlık haline getirmiş bir ruh, tam tersine, hep alttan alır, daha da iğrencini yapar ama bunu üzerinizde üstünlük kurma hakkı varmış gibi uygun bir biçimde ve nezaketle yapar.
Bizler lanetliyiz, esasen insan yaşamı lanetli!
Görüyorsunuz beyler, bizim de bazı düşüncelerimiz var... Yani bilirsiniz işte, bazı düşünceleri telaffuz edip sözcüklere döktüğünüzde korkunç derecede aptalca olur. İnsanı çok zor durumda bırakır. Peki, niçin? Nedeni yoktur. Çünkü hepimiz rezil yaratıklarız, gerçeklere dayanamıyoruz ya da ben yanlış biliyorum.
Reklam
Ah, her zaman gururluydum, ya hep ya hiç diyordum! İşte bu nedenle yarım yamalak bir mutluluk değil hepsini istiyordum,
Beni boş verin! Konu benimle ilgili değil. Zaten şu anda benimle ilgili olsa ne olur olmasa ne olur, ne fark eder? İşte bunu gerçekten çözemiyorum. En iyisi gidip yatmak.
İşin garibi, gözümü uyku tutmuyordu. Oysa büyük, çok büyük üzüntüler yaşandığında, ilk güçlü sarsıntılardan sonra insan hep uyumak ister.
Ah, her zaman gururluydum, ya hep ya hiç diyordum! İşte bu nedenle yarım yamalak bir mutluluk değil hepsini istiyordum...
Sayfa 29 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ben susarak konuşma ustasıyım, hayatım boyunca susarak konuştum ve bütün trajedileri tek başıma susarak yaşadım...
Sayfa 29 - Can YayınlarıKitabı okudu
Resim