Kuzeybatı Melanezya'da

Vahşilerin Cinsel Yaşamı

Bronislaw Malinowski

Vahşilerin Cinsel Yaşamı Sözleri ve Alıntıları

Vahşilerin Cinsel Yaşamı sözleri ve alıntılarını, Vahşilerin Cinsel Yaşamı kitap alıntılarını, Vahşilerin Cinsel Yaşamı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bugün Dr. Malinowski ne freudçudur, ne de anti-freudçu; Freud tarzı düşüncenin verimli gücünü kabul ediyor ve incelenen olguları aydınlatabileceklerine emin olduğu takdirde bunları kullanıyor.
Cinsellik, Güney Denizi adalarının sakinleri için, salt fizyolojik sürecin bizdeki kadar az yer tuttuğu, aşkı ve aşk yaşamını da içeren bir şeydir; evlilik ve aile gibi ötedenberi saygıdeğer olmuş kurumların çekirdeğini oluşturur; sanat ondan etkilenmiştir, kendi tılsım formülleri ve kendi büyüsü vardır.
Reklam
Bizler ne yapalım ki kuşku götürmez bir olguyu, gelişmenin ölçüsünün ve yüksekliğinin her noktada eşit olmadığını sık sık gözden kaçırırız. Zenciyi insan gelişiminin tepesine koymayız, oysa o bazı açılardan beyazlara göre fiziksel olarak daha çok gelişmiştir. Ya da daha geniş bir alanı alalım; Atın ön toynağının, başka bakımlardan gelişme merdiveninde çok daha yüksekte bulunan diğer hayvanların ön ayaklarından daha yüksek bir gelişme aşamasına eriştiği uzun za­mandır bilinmektedir. Böylece bizler zihinsel alanda da klasik antik kültürüne bazı açılardan kendimizinkinden daha yüksek değer biçmeye alışmışızdır, oysa bizimki başka bağlamda çok daha fazla ilerlemiştir.
“Asıl olarak cinsellik çevresinde dönen ve dürtüleri resmen —ve çok iyi biçimde— dürtükleyen bir kayasa da vardır, en azından misyonerlerin müdahalesine kadar vardı. Bölgenin kuzey ve orta kesimlerinde bu kayasa hiçbir zaman kökleşmemişti, yalnız Vakuta Adasının en güneyindeki birkaç köyde âdetti. Kamali deniyordu buna, kimali sözcüğünün yöresel
Kemiklerin çıkarılıp kutsal kalıt olarak kullanılması bir bağlılık ​gösterisidir; bunları kokuşmuş cesetten almaksa ağır, mide bulandırı​cı, iğrenç bir görev. Töre ölenin oğullarından tiksintilerini bastırıp saklamalarını ve kemikleri temizlerken kokuşmuş maddelerin bir kısmı​nı emmelerini ister. Büyük bir gururla şöyle anlatırlar: “Babamın kol ​​kemiğini emdim; gidip kustum, geri gelip tekrar emdim.” Kemikleri ​deniz kıyısında temizledikten sonra oğullar köye geri gelirler; şimdi ​ölenin kadın akrabaları törenle onların “ağızlarını yıkarlar.” Oğullar ​yemek alırlar, elleri hindistancevizi yağıyla temizlenir. Kemikler fay​da ve süs amacıyla kullanılır, kafatasından dul kadının kullanması ​için bir kireç kabı yapılır, çene kemiği göğse asılan boyun süsü olarak ​kullanılır; ön kol kemiğinden, dirsek, kaval ve diğer bazı kemiklerden ​betel ve areka cevizi çiğnerken kullanılan spatüller kesilir. ​Bütün bu âdetlerin temelinde tuhaf bir biçimde karışmış duygular ​yatar.
Trobriandlilar(Yeni Gine) insanın arıza ve acılari büyücülüğe bağlarken Güzellik , Ask, balık avı , ilk gebelik ayini ,hastalıklar büyünün yardımına başvurulur . Hayvanlarda hastalık hastalıktır Cinselliğin doğrudan bir rol oynadığı özel bir oyun türü de var ev-kurmaca anne-babalik oynarlar küçük bir kulübe kurulur karı kocalık oynarlar