Varlığın ilk anlamı dış dünyada oluştur veya dış dünyanın nesneye zarf içinde olmasıdır. Dolayısıyla birinci sorun, dışın bir nesneye zarf oluşunun veya dışta sübûtun bir yanılgı mı yoksa hakikat mi olduğu tartışmasıdır.
Dış dünyada hüviyeti olan şey, varlık değil, mevcuttur. Mesela “kitap vardır dediğimizde dışta mevcut olan şeyin kitabın hüviyetidir, varlık bu hüviyete ilişir. Bu manada, kitabın hakikati ile varlığı dış dünyada birbirinden ayrı olarak bulunmaz, tek bir şey olarak bulunur. Kitabın varlığı, onun hakikatinden ancak zihinde yani kavramsal olarak ayrıştırılır. Böylece akılda birincisi, kitabın mahiyeti, ikincisi ise kitabın varlığı olmak üzere iki sûret meydana gelir. Dolayısıyla dışta asli varlığı bulunan şey, kitabın mahiyetidir. Varlık ise kitabın hakikatine ilişir ama kitaptan ayrı, müstakil bir mevcudiyete sahip olmadığı gibi bu ilişme, rengin elbisede bulunması gibi bir ilişme de değildir. s. 42-43