Bir yerde okumuştum, Mösyö Boustouler, tepenize çığ düştüğünde, bütün o karın altında yatarken neresi aşağı neresi yukarı anlayamaz oluyormuşsunuz. Karı iteleyip kurtulmak istiyor ama yanlış yönü seçip kendinizi daha da derine, kendi mezarınıza gömüyormuşsunuz. İşte kendimi aynen böyle hissediyordum, yönünü şaşırmış, arafta kalmış, pusulamdan olmuştum.
"Bir yerde okumuşdum Mösyö Boustouler, tepenize çığ düştüğünde, bütün o karın altında yatarken neresi aşağı neresi yukarı anlayamaz oluyormuşsunuz. Karı iteleyip kurtulmak istiyor ama yanlış yönü seçip kendinizi daha da derind, krndi mezarınıza gömüyormuşsunuz. İşte kendimi aynen böyle hissediyorum, yönünü şaşırmış arafta kalmış, pusulamdan olmuştum..."
“Fotoğraf makinen var mı?”
“Yok.”
“Hiç resim çektin mi peki?”
“Yoo.”
“Ve fotoğrafçı olmak istiyorsun?”
“Garip mi buldun?”
“Biraz.”
“Peki, polis olmak istiyorum deseydim, onu da garip mi bulacaktın? Kimseye kelepçe takmadım diye?”