Çehov bu oyununda 20. yüzyılın başında Rusya' da kentleşme, aristokrasinin çöküşü, modernleşmeyi karakterler üzerinden çok güzel bir şekilde eleştirmiş ve anlatmıştır. Çehov'un da nitelendirdiği gibi oyun aslında bir durum komedisidir hatta çoğu yerde kara mizaha da başvurmuş yazarımız ama birçok yönetmen sonu hüzünlü bittiği için trajediye çekerek yorumlamıştır.
Tiyatrosunu izleyebilme şansını yakalamakta benim için bambaşka bir tecrübeydi. Yönetmenin birebir kitaba, Çehov' a bağlı kalması ve oyuncuların duyguyu tamamıyla yansıtmaları çok güzeldi.
Kitabından da tiyatrosundan da ayrı ayrı zevk aldım diyebilirim.
Lopahin: Mujik (Rus köylüsü), aristokrasinin çöküşüyle sonradan zengin olmuş bir tüccardır.
Trofimov: 50 yaşına gelmiş hala üniversite öğrencisidir aynı zamanda Lubov'un oğlunun eski öğretmenidir.
Lubov: Vişne bahçesinin sahibi, eski zengin bir aristokrasi ailesinin kızıdır.
Çehov, Lopahin üzerinden mujiklerin ezikliğini, Lubov üzerinden de aristokrasiyi ele almış yer yer eleştirmiştir. Trofimov oyunda Çehov' un sözcüsüdür. Çehov, Trofimov üzerinden Rus halkına seslenmiş, öğütler vermiştir.
"Adına aşk denilen, özgürlüğe ve mutluluğa engel o küçük ve saydam şeyin çevresinden dolanıp geçmek. İşte bizim yaşamımızın amacı ve anlamı!"
"Zaman diyorum, geçip gidiyor."
"Ah bağrımdaki taşı, omzumdaki yükü atabilseydim, unutabilseydim geçmişi!"