Hiç kimsenin özgür, neredeyse hiç kimsenin güvende olmadığı ve hem dürüst olup hem de hayatta kalmanın neredeyse imkânsız olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Renksiz, uğursuz işsizlik belası üzerinize yapıştığı sürece, hiçbir şeye dikkatinizi veremez, herhangi bir şeyin yaratılması için gereken ümit dolu ruh haline bürünemezsiniz.
Çalışmak zorunda olduğumuz için çalışırız ve bütün işler bize boş zaman ve o boş zamanın mümkün olduğunca tadını çıkarabilmemizi sağlayacak araçları elde edebilmemiz için yapılır.