'Yaşama hakkı' bile öldürülmeye karşı korunma hakkından öteye uzanmıyor. Herhalde acıma, olasılıkla ahlak ve belki bir de kamu yararı, bu korumaya fazladan bir şey ekleyebilir; bunda amaçlanan yaşamın sürdürülmesi olacaktır; fakat dar anlamıyla adaletin bunu isteyip istemediğini de bilmiyoruz. Bir ülkede doğmuş olmanın o ülkenin toprağına sahip olma hakkını verdiği yolundaki deli saçması düşüncenin üzerinde durmaya bile değmez.