"İçeride pirinç var mı? Belki Cinder'ın kafasını pirinçle doldurabiliriz."
Herkes ona şaşkınlıkla baktı.
"Nemi çeksin diye söylüyorum canım. Öyle yapılmaz maydı?
"Kafama pirinç falan dolduramazsınız!"
"Ama biri, ıslanan ekranını bir torba pirincin içinde bekletmişti ve..."
"Thorne!'
Jacin, Winter’a kendini utanıp sıkılmadan ya da bunu kötü bir şey gibi algılamasına sebep olmadan güzel hissettirebilen tek kişiydi. Winter onun bu kelimeyi bir kez bile kullandığını hatırlamıyordu.
"Korkarım yarın daha zor geçecek, Sör Clay," dedi. "Becerebilirseniz beni düşünmeye çalışın."
"Çalışmak mı?" Jacin ona bakıp muzipçe sırıttı. "Benim sizden başka düşüncem mi var?"
“Cinder kendini kız arkadaşım olarak görüyor mu gerçekten?”
“Bilmem. Seni kaçırdıktan sonra, dedikodu yapıp birbirimizin ayak tırnaklarına oje sürdüğümüz kız gecelerine hasret kaldık.”
Sayfa 75 - Artemis Yayınları, 9. Baskı, Kai & Thorne
Belki ses de tıpkı onun gibi, bu kozanın içine hapsolmuştu. Belki de onu kimse duymuyordu. Boğazı yırtılıp kanayana kadar bağırsa da kimse duymayacaktı onu. Kimse bilmeyecekti.