...Ama annem delikanlıyı fazla boş buluyordu. Onun Pekin'e hiç gitmeyip hep evinde 1mirasyedi yaşamı sürdürdüğüne dikkat etmişti. 1gün onun okumuş her Çinlinin çok iyi bildiği on sekizinci yüzyıl klasiği KızılOda Rüyası'nı bile okumadığını öğrendi. Ne kadar düşkırıklığına uğradığını belirtince Liu kendine havalar vererek Çin klasiklerini değil en çok yabancı edebiyatı sevdiğini söyledi. Üstünlüğünü belirtmek için de, "Sen Madame Bovary'yi okudun mu?" diye sordu. "Benim en sevdiğim kitap odur. Bence Maupassant'nın en büyük eseridir." Annem Madame Bovary'yi okumuştu ve onun Maupassant'nın değil Flaubert'in eseri olduğunu biliyordu...
..."Becerikli kadınlar yiyecek olmadan da yemek yapar." Bu, eski 1Çin deyişi olan, "1kadın ne kadar becerikli olursa olsun, yiyecek olmadan yemek yapamaz"ın tersine çevrilmişiydi...