Yas Tutarak Yaşamın Yüceltilmesi

Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu

Martin Prechtel

Öne Çıkan Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu Gönderileri

Öne Çıkan Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu kitaplarını, öne çıkan Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu yazarlarını, öne çıkan Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Olması gerektiği gibi olabilmesine fırsat verilse yaşam, doğal olarak daha fazla yaşamın tarafında ortaya çıkar.
Dünyayı düzeltmek için gerçekten sadece bir grup kötü adamı alaşağı etmemiz yetseydi ne kadar rahat olurdu. Ama bu çok basit ve daha da çok kaybın kaynağı olurdu çünkü her şeyi güç kullanarak iyileştirmeye çalıştığınız anda, intikam hastalığının bir sonraki raundunun tohumunu ekiyorsunuz. Peki ne yapsanız iyi olur? Cesur olun. İnsan olun. Yastan güzellik yaratın. Müdafaası imkânsız, çürük fikirleri olabilen ama sonunda büyüyüp cömert ve entrika çevirmeyen, bir şeyler bilen ve her şeyi sadece bir iş fırsatı gibi görmeyen sağlam yaşlı insanlara dönüşen gerçek insanlar olun. Cesur olun, nefretinizi isteklerinizin ötesinde bir sevgi sanatına dönüştürün ve sindirilmemiş yası nefrete donmuş üzüntü biçiminde geleceğin kollarına göndermeyi bırakın. Dünyaya bir nebze de olsa barış olasılığını teslim edin.
Reklam
Bu cesur koca dünyada, engin mavi gökyüzünün altında, etrafta sorun çıkararak ve hatalar yaparak dolaşan yetişkinler olarak rahimdeki bebek halimizden farklı değiliz çünkü o zaman neyi çantada keklik gördüysek şimdi de aynısını yapıyoruz: yani yaşadığımız şu dünyayı tek sanmak ve kendi küçük baloncuğumuzun ötesinde bir şey olmadığına inanmak. Ha, gökyüzümüzün sisinin ötesinde, ölçebilme yeteneğimizden aşkın bir şeylerin kesinlikle süregeldiğini öğretilmiş beyinlerimizde biliyoruz ama spiritüel kabile insanları olmadığımız sürece her gün işlettiğimiz bilinç, gökyüzünü çatı, toprağı zemin, bizi de arasından geçen şey olarak görüyor. Hatta bazı insanlar daha da dar çemberlerde yaşıyor
…yasın kayıplarımızı fermente etmesine izin vermeliyiz. Bu, zaman alan ve doğam kültürün doğru koşullarını gerektiren bir şeydir. Eğer yeterince zamanımız olmazsa onu hatırladığımız her seferde içimizde duygusal ve fiziksel olarak başa çıkmamız gereken boş, sert bir yer gelişir ya da hayatımızın geri kalanı boyunca zihinlerimizi onun hatırasından saptırmaya çalışırız.
Çünkü insanlar pek çok şeyi severler ve bazıları için bir ülkeyi veya hayat biçimini kaybetmek bir yakınını kaybetmekten daha da güç olabilir.
İnsana ait acının yarattığı kıvranışların sonucu ortaya çıkan absürd nefret zemininin içindeki derinden ağlayan yaşı duyabilen, verebilen ve içtenlikle hissedebilen, tutkuyla yavaş kalmayı seçen insanlardan oluşan bir kültüre ihtiyacımız var.
Reklam
178 öğeden 181 ile 178 arasındakiler gösteriliyor.