Tuba korkuyor. Bu korkusu ellerini bağlıyor, nefesini kesiyor, mavi gözlerindeki fer yok oluyor, canı mı?
Canı çok yanıyor.
O erkeklerden korkuyor.
Birileriyle tanışmaktan.
Kalabalık yerlerden.
Kısaca sadece kendisi var yaşamında. Bir de hayalleri.
Hayaller oturduğu yerden gelmeyecek ona,bunun farkında.
O da kalkıyor kıvrıldığı köşeden.
Dönemeçte ise Ege’yi görüyor. Tutup ellerinden kavuğundan çıkıyor; sancılı ve soğuk bir süreç sonunda..
.
Korkularımızdan soyunmak deri değiştirmeye benzemiyor, bir askıya asıp karşısında izleyemiyoruz. Ve yalnız olmadığımızı duyumsadığımız an, bir ışık görünüyor. O ışığa varmak için bir nedenimiz oluyor. Ege,Tuba’nın ışığı.
.
Sevgili Elif Yıkılmaz’ın ilk kitabı ‘yaklaşma’.
Ilık bir bahar tadında, gelişime açık kelimeler ve oldukça akıcı.K-dramalarında gördüğümüz o naif sahneler de içeriyor.
İnsanların hala ufak şeylerden mutluluk duyabilmesi gibi..
Aşk,arkadaşlık,kazandıklarımız ve bir o kadar kaybettiklerimizle beraber..
.
Kalemin daim olsun Elif Yıkılmaz. Tuba’nın hikayesi pek çok kalbe dokunsun, iyileşmeyi bekleyen her yüreğe bir nebze de olsa yaz yağmurlarının serinliğini versin
.
Rengarenk kapak tasarımı ise Dilara Kavaklıoğlu çalışması~