Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yanan Günışığı

Jack London

Yanan Günışığı Sözleri ve Alıntıları

Yanan Günışığı sözleri ve alıntılarını, Yanan Günışığı kitap alıntılarını, Yanan Günışığı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aşk üzerine kumar oynarsam lanetleneyim. Aşk benim için şansa asla yer veremeyeceğim kadar büyük. Aşkın sağlam tutulması gerek, ikimizin arasında onun yeri sağlam. Yazı - turada kaybetme olasılığı yüzde bir olsa, yine de bir olasılıktır. İşte bunu göze alamıyorum.
Tanrı onun için, "Talih" denen kaprisli, soyut bir delilikten başka bir şey değildi. İnsanların nasıl olup da soyanlar ve soyulanlar olarak doğduğuna gelince; bu da esas itibarıyla bir talih oyunu sayılırdı: Kartları "Talih" dağıtıyor, bebekler de kendilerine verilen bu kartlara göre oynuyordu. İtiraz boşunaydı. İster sırtlarında kamburları olsun ister olmasın, ister zayıf ister güçlü, ister aptal ister akıllı olsunlar, insanlar kendilerine dağıtılan kartlarla oynamak zorundaydı. Bu dürüst bir oyun değildi. Çoğunluğun elindeki kartlar onları soyulanlar sınıfına sokuyor, ufak bir azınlığın elindeki kartlar da onların ötekileri soymalarını mümkün kılıyordu. Bu kumarın adı hayattı; oynayanlar da toplum. Oyun masası dünya idi; dünya aynı zamanda bir lokma ekmekle kırmızı otomobiller arasında değişen kavları taşıyordu. Sonunda ise, şanslısı da şanssızı da aynı yerde, ölümde birleşiyordu.
Sayfa 209 - Yordam EdebiyatKitabı okudu
Reklam
Erkeklerin ve kadınların hayat düzenini bozan, akla yakın, akıllıca her şeyi tepetaklak eden, erdemli kadınları birer kötü kadın derecesine düşürüp intiharlara sürükleyen, bütün hayatınca tertemiz kalmış dürüst erkekleri birer haydut, birer cani haline getiren aşk.
Sayfa 124 - Yordam EdebiyatKitabı okudu
Bir üstün insanın en büyük düşmanı, bir başka üstün insandı. Büyük aptal halk yığınının hiç önemi yoktu. Onlar öyle aşağılık bir çamurdan yaratılmışlardı ki, en aşağılık ve düzenbaz bile onları kandırabilirdi. Üstün insanlar, sadece zincirleme soygunu idare ediyor ve işçilerin soyulması ağırlaştığı, monoton bir gidiş aldığı zaman da dönüp birbirlerini soyuyorlardı.
Sayfa 166 - Yordam EdebiyatKitabı okudu
Kendisinden ısrarla demeç isteyen muhabire bir gün; "Bana ahlaktan, yurttaşlık görevinden dem vurma," diye cevap verdi. "Eğer yarın işinden ayrılıp başka bir gazeteye girsen, sana ne yazmanı söylerlerse onu yazarsın. Şimdi ahlaktan ve yurttaşlık görevinden söz ediyorsun, ama gireceğin yeni işte, halkı soyan bir demiryolu kumpanyasını desteklersin... Hem de ahlak ve yurttaşlık görevini kimselere bırakmadan. Senin fiyatın evladım, haftada otuz dolardır. Sen kendini bu paraya satarsın. Senin çalıştığın gazete ise kendisini biraz daha pahalıya satar; fiyatını verince de şimdiki siyasetini hemen değiştirip bir başka kokmuş siyasete döner; ama ahlakı ve yurttaşlık görevini yine de elden bırakmaz. Zira Allah'ın her günü sağılacak yeni bir enayi gelir dünyaya. Halk buna katlandığı sürece de bal gibi sağılmaya devam edecektir evlat. Onun için sermayedarlarla spekülatörler de canları yandı diye sızlanıp durmasınlar o kadar. Kendileri başka birini alaşağı edip gagaladıkları zaman hiç sesleri çıkmıyor ama. Bu sefer de gagalanma sırası onlardaydı, mesele bundan ibaret. Zayıf karakterli adamlardır bunlar! Bunlar açlıktan geberen insanın bir lokma ekmeğini çalar, mezardaki ölünün altın dişini söker de eğer ölünün ayağına takılırlarsa kazara, sanki kabahat ölününmüş gibi dünyayı velveleye verirler, ya evlat! Büyüğü de küçüğü de, onların hepsi aynı bokun soyudur. Şu Şeker Tröstü'nü al mesela; milyonları olduğu halde New York şehrini soyup soğana çeviriyor da, bu yetmiyormuş gibi, düşük kaliteli malla hükümete de kazık atıyor. Ahlakmış, yurttaşlık göreviymiş! Unut bunu evlat..."
Sayfa 183 - Yordam EdebiyatKitabı okudu
Ve bütün bunların sebebi aşıktı işte. Erkeklerin kadınların hayatının düzenini bozan akla yakın akıllıca her şeyi tepetaklak eden erdemli kadınları birer kötü kadın derecesine düşürtüp intiharlara sürükleyen bütün hayatımca tertemiz kalmış dürüst erkekleri birer haydut birer cani haline getiren aşk
Sayfa 123Kitabı okudu
Reklam
"Ama ben bundan mutlaka bir şey kazanıyorum. Benimki işle ilgili, çok farklı. Ben bundan para kazanıyorum. Siz kitaplardan ne kazanıyorsunuz? " Yeni görüşler, yeni düşünceler, hayat." "Benim için bir sent etmez." Bayan Mason, "Ama hayat paradan değerlidir." diye itiraz etti.
Sayfa 56 - 2. ciltKitabı okudu
Siz ne kazanıyorsunuz kitaplardan ? Yeni görüşler, yeni fikirler, hayat.
Sayfa 174Kitabı okudu
Hayat bir yalancı, bir hilekârdı. Bütün yaratıkları altadıyordu o .
773 öğeden 511 ile 520 arasındakiler gösteriliyor.