Lord Dunsany ile tanışmam İthaki Yayınları'nın Unutulmuş Fantastik Klasikler serisi sayesinde oldu. Serideki Elfdiyarı Kralı'nın Kızı kitabını okuduktan sonra yazarın diğer kitaplarını araştırdım ve ne yazık ki Türkçeye çevrilen sadece iki eseri olduğunu öğrendim. Diğer çevirisi olan kitabını yani Yann'ın Ülkesi'ni de hemen listeme ekledim ve kesinlikle pişman olmadım. Şimdi de Yann'ın Ülkesi'nin içinde bulunduğu, Kırmızı Kedi Yayınevi'nin Babil Kitaplığı seçkisi listeme girdi.
Kitap, içerisinde kısa kısa yedi farklı fantastik öykü ve bir oyun barındırıyor. Lord Dunsay'in zekası ve yaratıcılığı kitap boyunca beni şaşırtmaya devam etti. Örneğin; Dertleri Değiştirme Bürosu isimli hikayesi, başlığındaki gibi bir büroyu anlatıyor. Başka bir öyküsünde çelik kılıcı ilk kez ve yanlışlıkla bulan Loz anlatılıyor. Aynı öyküde ilk put da ortaya çıkıyor. Yazarın değindiği konuların farklılığı yanı sıra dili de oldukça akıcı.
Bölümlerin hepsi birbirinden güzel olsa da aralarında en sevdiğim, yazarın kendisine tanımadığı bir hayranından gelen ve içinde kaynağını çözemediği; 'Ama o, o hiç Carcassonne’a gelmedi.' cümlesinin bulunduğu bir mektuptan esinlenerek yazdığı Carcassonne öyküsü oldu.
Fantastik hikayeleri seven aynı zamanda bir hikayede giriş, gelişme ve sonuç basamaklarının net olmamasından rahatsızlık duymayan kişiler için okuması zevkli bir kitap olabilir.