Reşat Nuri Güntekin'in okuma fırsatı bulduğum ilk romanı oldu. Dili o kadar güzel, akıcıydı ki zevkle bitirdim. Tabii aralarda eski kelimeler mevcuttu ve anlam kargaşasına neden olabildi bu durum.
Dizinin tamamını izleyemesem de, kitapta geçen vurucu kısımların, konuşmaların birebir olduğunu söyleyebilirim. Dizide olay işleyiş sırası daha farklı. Kitap dönemine uygun vakalar barındırırken, dizi romana bağlı kalacak şekilde ama biraz daha modernize edilmiş haliyle ilerliyor.
Sonuç olarak mutlaka okunması gerektiğini düşündüğüm ve kitabı gördükçe güzel hatırlayacağım bir eser. Kesinlikle tavsiye ederim okumanızı.
Ali Rıza Bey'in saygı ve ahlak takıntısı, Hayriye Hanım 'ın zengin koca dayatmaları,Fikret'in suskunluğu,Leyla'nın görgüsüzlüğü,Necla'nın şıpsevdiliği,Şevket'in salaklığı,Ferhunde'nin para hırsı.
Bir aileyi dağıtan her şey.
Sevdiğiniz şeylerin teker teker düşmesi. Elinizden bir şey gelmeyişi, koruyamamanız. Aynı kardeşinizin gerekenin dışına çıkması, mahvolması ve sizin sadece izleyişiniz. Fakat elden de bir şey gelmiyor. Çöküşünü izlemek yani. İşte bu kitapta da bunu anlatıyor. Bir babanın çocuklarının dökülüşüne çaresiz kalması, elinden bir şey gelmemesi.
Çocukları babanın istediği şeyleri istemiyor ve her zaman daha fazlasını istiyor. Asri bir hayat istiyorlar. Elde ediyorlar yengeleri ile. Başlarına felaketler geliyor. Kardeşler arasında kıskançlıklar oluyor. Aile ilişkileri çok ayrıntılı ve güzel verilmiş. Aslında değişen kültürle insanların daha çok gençlerin o kültüre ilgi göstermesini de gösteriyor. Asri hayatı istiyorlar çünkü çevrelerinden görüyorlar. Babalarından dolayı üzülüyorlar. Başka kültürlere yalnızca ilgi duyulmalı, benimsenmemeli. Herkes birbirinden farklı bu dünyada. Başkaları bizi gösteremez.
Ne de güzel yazmış Reşat Nuri Güntekin. Bir ailenin yıkımını ve ailenin her bir dalının kopuşunu, yapraklarının dökülüşünü, duygusallığı da ön planda tutarak yazmış. Az sayıdaki sayfalarında o kadar çok ders alınması gereken cümleler var ki keşke ders alabilirsek ya da ders almamız gerekmeden tüm insanoğlu olarak hakim olabilsek.
Sayfa sayısının aksine aslında çok dolu dolu olan bir eser ama okurken keşke daha uzun olsa önümüzde bu lezzetten 600 - 700 sayfa olsa diye düşünmedim değil.
İlkeleri olan, dürüstlükten şaşmayan bir aile babasının, aile çatışmalarını konu alan bu eseri okumayan çok azdır sanırım.
Ben yıllar önce, yıllar süren dizisini izlemiştim, ama kitapla hiç bağdaşmıyor. Dil inanılmaz güzel zaten bu yüzden Türk Klasikleri' nde yer alıyor. Mutlaka okunmalı.
Bir ailenin dağılması yaprak dökümü değil de nedir? Evet ağaçlar yeniden yapraklarla donanır. Peki sorarım size, dökülen yapraklar mıdır yeni çıkanlar?
Baş karaktere çok üzüldüm bu kitapta. Neredeyse acısını içimde hissettim. Reşat Nuri yine dökmüş kaleminden insanı içine içine çeken cümleleri. Olaylar uzatılıp sündürülmemiş buna rağmen karakterleri olayları ayrıntılı olarak biliyorsunuz. Yazma yeteneği bu olsa gerek.
Biraz düşünme zamanı. En yakınlarımızı tanıyoruz öyle değil mi? Peki ya tanıdığımız yakınlarımız ya da tanıdığımızı zannettiklerimiz yapmaz dediğimiz her şeyi yapsalar, ne hissederdiniz? Tedbir almaya çalışır mıydınız yoksa sessizce bir köşede acınızla oturur muydunuz?
Bitirip kapağını kapatınca insanın aklına bu tür sorular gelmiyor değil.
Kütüphanenizde yer almayı hak eden bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Reşat Nuri Güntekin'in okuduğum ilk kitabıydı. Dili biraz zorlasa da konunun akıcı olması ve kitabın da kısa olması sebebiyle bitti. Daha önce dizisi yayınlanmış bir kitap olduğunu biliyordum ve dizisini tamamen bilmesem de dizisiyle çok farklı geldi bana. Yani kitabı çok değiştirerek aktarmışlar ekrana bunu fark ettim. Bu eserde bir ailenin yoksullukta ne kadar değişebileceğini ve paranın insanı ne kadar bozabileceğini gördük. Bir ağacın yaprakları gibi Ayşe hariç her evladın teker teker dağılışına hayret ettim açıkçası. Tamam para hayatını geçindirmek için gerekli fakat bu kadar değişmek gerçekten ilginç. Kitabı lise seviyesinden itibaren herkese tavsiye ederim. Özellikle gelişim dönemindeki gençler için faydalı olabilecek bir kitap.
Reşat Nuri Güntekin edebi dilini ve eserlerini çok sevdiğim bir yazar. Yaprak dökümü kitabı da insanı sarıp sarmalayan ve okurken aile ile beraber mutluluklarını yaşıyor ve acılarını hissedebiliyorsunuz.
Esere olumsuz hiç bir yorum yapmam. Ama bir zamanlar Tv'de yayınlanan dizisini hiç sevmediğimi ve romanla uzaktan yakından ilgisi olmadığını, modernleşme adına eseri insandan soğutmak istercesine bir uyarlama olduğunu da söylemeden edemeyeceğim. (Oyuncular için diyecek bişey yok. Onlar yeteneklerini ciddi anlamda sergilediler.)
Reşat Nuri Güntekin Ben bu yazarın üslubuna bayılıyorum. Çalıkuşu’ndan sonra Yaprak Dökümü mest etti beni. Bu ayı RNG eserlerine ayırıyorum, onun kitapları dururken başka kitapları okumak zül gelecek bana…
Merhaba arkadaşlar şu zorlu süreçte acımız ortak olduğunu belirtmeden geçmek istemiyorum. Kitaba gelecek olursak ; Yaprak Dökümü dizisini iki kere izlemiştim ama kitabını okumamıştım. Ahh dedim okuduktan sonra nasıl geç kalmışım diye kendime kızdım. Alakası bile yok o kadar saptırmışlar, abartmışlar, yalan yanlış eklemeler yapmışlar ki resmen kitaba saygısızlık, etmişler. Standartların üstünde hayat sürmek isteyen bir ailenin dağılışını çok güzel bir şekilde anlatmış. Özenti hayat sürmek isteyen, elindekiler ile yetinmeyip daha fazlasını istemenin sonuçlarını okurken gözler önüne ustaca sermiş yazarımız. Türk Klasiklerimizin başında eğitici öğretici bir kitap. Okumayanlar muhakkak okusun o gereksiz yalan yanlış bildiğimiz tüm detaylar kafanızdan silinsin diyorum. Okuduğum o kadar sürükleyici pürüzsüz bir anlatıma sahip bir kitap. Resmen geleceğe hitaben yazmış yazarımız günümüzde de bunları yaşıyoruz ve duyuyoruz. Okullarda bile okutulmalı diyorum. Tavsiyemdir muhakkak okumayanlar okusun ve yalan yanlış bildiğimiz şeyler silinsin istiyorum.